Bir günle on yedi yıl kaybetmek adalet mi?
Bu ülkede bazen bir gün, bir ömür kadar uzun olabiliyor.
Bir gün geç sigorta girişi, on yedi yıl geç emeklilik anlamına gelebiliyor.
Bir gün farkla başlayan bu adaletsizlik, yıllar boyunca sessizce büyüyüp bir kuşağın kaderini değiştirdi.
Bugün milyonlarca vatandaş, “erken emeklilik” değil, adil emeklilik istiyor.
Ve bu talepler artık kulaktan kulağa değil, meydan meydan dile getiriliyor.
2 Kasım Pazar günü Ankara Ulus’ta, Atatürk Anıtı önünde yapılacak olan basın açıklaması, işte bu sessiz isyanın yüksek sesle dile getirileceği bir durak olacak.
Emeklilikte Adalet Derneği’nin (EMADDER) öncülüğünde yapılacak bu açıklama, yalnızca bir sivil toplum etkinliği değil; yıllardır ötelenen adaletin hatırlatılmasıdır.
“Emeklilik yaşında 1 güne 17-20 yıl haksızlığına dur de!” çağrısı, aslında bir meydan daveti değil, bir vicdan çağrısıdır.
Yıllarca çalışmış, primini yatırmış, devlete güvenmiş insanlar bugün “emekli olamayan emekli” haline getirildi.
Oysa sosyal devlet, vatandaşını yaşadığı süre boyunca koruyabilen devlettir.
Bir ülkenin refahını ölçmenin yolu sadece büyüme oranlarına bakmak değildir;
o ülkede yaşlısının, çalışanın, emeklisinin ne kadar huzurlu yaşadığına bakmaktır.
Ve bugün bu ülkenin çalışanları, adalet duygusunu kaybettikleri için huzursuz.
Kademeli emeklilik adı altında yapılan düzenleme, başlangıçta........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden