menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Trump'ın Osimhen'in ülkesiyle ne derdi var

53 0
04.11.2025

Cumartesi gecesi Trump sosyal medya hesabından tehditleri savurduğunda Nijerya’nın büyük çoğunluğu hala uykudaydı. Gözlerini açtıklarında Amerikan Başkanı’nın ülkelerini gerekirse işgal edebileceği mesajıyla uyandılar. Trump’ın gerekçesi Nijerya’da Hıristiyanlara yönelik bir soykırım uygulandığı ve hükümetin de buna kayıtsız kaldığıydı.

Nüfusunun yarısı Hıristiyan yarısı Müslüman olan Nijerya’da iki dinin mensupları her zaman huzur ve uyum içinde yaşamıyor. Dahası coğrafi olarak da bölünmüş durumdalar. Ülkenin kuzeyinde Müslüman ağırlığı var, Güney’deyse Hıristiyanlar çoğunlukta. Ancak ülkede şu ana kadar gerek Birleşmiş Milletler’in kabul ettiği tanımına gerekse de gündelik dilde kullanıldığı haline uygun bir soykırım yaşandığına dair güvenilir bir bulgu yok. Ancak bu konu epeydir ABD’de konuşuluyor.

DAHA FAZLA MÜSLÜMAN ÖLDÜRÜLDÜ

Kısa süre önce HBO sunucusu komedyen Bill Maher’in Nijerya’da soykırım yaşandığı ve dünyanın bu konuya gözlerini yumduğuna dair sözleri sosyal medyada epey paylaşıldı. Maher’in hedefinde Amerikan üniversitelerinde İsrail karşıtı gösteri yapan gençler vardı aslında. “Müslümanlar ölüyor diye ortalığı birbirine katıyorlar ama Hıristiyanlar öldürüldüğünde hiç kimse sokağa çıkmıyor,” diye isyan etti. Yahudi kökenli Maher kendisinin Hıristiyan olmadığını da ekledi.

Nijerya’da Hıristiyanların soykırıma uğradığı iddiası Senato’nun eski lideri Ted Cruz tarafından da dile getirildi. Amerikan Kongresi de Mart ayında Trump’ın gerekirse Nijerya’ya yaptırım uygulamasının da önünü açtı ve ülkeyi “Country of a Particular Concern” kategorisine aldı. CPC ya da “özel olarak kaygı duyulan ülke” kategorisi bir yerde ağır ve sistematik din özgürlüğü ihlalleri olduğu anlamına geliyor. Temsilciler Meclisi’nde alınan bu kararda Nijerya Katolik Kilisesi’nden piskopos Wilfred Anagbe’nin yaptığı konuşma etkiliydi. Nijerya ilk Trump döneminde de CPC kategorisine alınmış, daha sonra Biden tarafında çıkartılmıştı.

Ancak bizzat Trump’ın Arap ve Afrika ilişkilerinden sorumlu danışmanı Massad Boulos ülkede Hıristiyanların soykırıma uğradığı iddialarını reddediyor. Rakamlar da Nijerya’nın kuzeyinde örgütlenen terörist grup Boko Haram’ın saldırılarında daha fazla Müslüman’ın öldürüldüğünü gösteriyor.

Dünya genelinde siyasi şiddet, çatışma ve protesto olaylarını kaydeden bağımsız veri tabanı Armed Conflict Location and Event Data Protect’e (ACLED) göre Ocak 2020 ve Eylül 2025 arasında Nijerya’da sivillere yönelik 11 bin 862 saldırı gerçekleşti, 20 bin 409 kişi hayatını kaybetti. Rapor bu saldırılardan 385’inde “Hıristiyanların özel olarak hedef alındığını, kurbanın Hıristiyan kimliği rol oynadığını” ortaya koyuyor. 317 kişi hayatını kaybetti. Aynı dönemde 196 saldırıda da 417 Müslüman hayatını kaybetti.

Aralarında gazeteci, diplomat, öğrenci ve hatta Victor Osimhen’in çocukluk arkadaşının da olduğu bazı Nijeryalılarla konuştum. Hiçbiri ülkede bir soykırım yaşandığından bahsetmedi. Ama hemen herkesin üzerinde durduğu Nijerya’da ciddi bir güvenlik tehdidi olduğu ve hükümetin bu konuda yeteri kadar önlem almadığıydı.

Lagos ve Abuja gibi büyük şehirlerde yaşayan Hıristiyanlar da kendilerini özel olarak tehdit altında hissetmediklerini söylüyorlar. Daha doğrusu Hıristiyan oldukları için özel olarak hedef alındıklarını düşünmüyorlar, ama adam kaçırma, hırsızlık, saldırı gibi tehditlerin kendileri kadar herkes için de geçerli olduğundan endişe ediyorlar.

Trump’ın........

© Habertürk