Kırın o tüfekleri!
(Bu yazıyı, beş yıl süren ateşkes döneminden sonra 1 Haziran 2004 tarihinde PKK ateşkesi bozup tekrar silaha sarılınca yazdım ve 5 Haziran 2004 günü bir günlük gazetede yayınlandı. Aradan 21 sene geçti. 27 Şubat 2025 tarihinde Abdullah Öcalan örgütü PKK’ya “ömrünü artık tamamladığını, silah bırakmasını ve kendini feshetmesini” içeren tarihi bir çağrı yaptı. O çağrıda hiçbir koşul yoktu ve “talimatı” kesindi. Örgütü ise o günden beri ipe un sermeye devam ediyor. Şimdi, yapılan çalışmaların çok kritik aşamaya geldiği dönemde, 21 sene önce ne dediysem bugün de aynı şeyi tekrarlamak istiyorum. Bu yüzden, 5 Haziran 2004 tarihinde yazdığım o yazıyı tekrar yayınlıyorum.)
İçinizde akrabalarım var biliyorum. Çocukluk arkadaşlarım; üniversite yıllarımın yoksul, kavruk, çelimsiz, bakışları delici, dal gibi delikanlıları, saz gibi kızları... Köylülerim var içinizde; hayalleri karşıki dağı aşmayan, köyünde kalsa on sekizinde evlenip beli bükülecek yoksul civanları... Beraber bir şiiri uykusuz bir geceye katık ettiklerim var içinizde... Bir yol üstü lokantasında beraber yemek yediğim, şehirlerarası otobüslerde yorgun düşmüş, yollarda çocukluklarını yitirmiş düş gezginleri...
Onları tanıyorum, hepsini... Karşılaşmasak da hararetli bir fikri tartışmaya durmadıysak da hayata bakışlarını biliyorum. Yürüyüşleri aklımdadır hepsinin, oturup kalkmaları, bir sevgili karşısında bükülen boyunları, mahcubiyetleri, kendini küçük görmeleri, çocukça duruşları...
Yaşadığım şehirden gittiler çoğu, okuduğum üniversiteden, gittiğim kahvelerden, film seyrettiğim sinema salonundan, oyun oynadığım bahçelerden...........
© Habertürk
