Sadece Derya'nın değil, tüm kadınların çığlığı
Bu satırları yazarken içim burkuluyor.
Çünkü konu sadece bir ünlünün başına gelen bir “magazin olayı” değil.
Bu; bir kadının, bir sanatçının, bir insanın yaşadığı korkunun, dehşetin ve çaresizliğin sessiz ama yankı yapan çığlığı…
Derya Uluğ’u tanıyan bilir; sahnede güçlüdür, sesi kadar duruşu da dimdiktir. Ama ne yazık ki bu kez sahneye gözyaşlarıyla çıktı. Çünkü onu ve sevgilisi Asil Gök’ü aylardır taciz eden bir adam, mahkeme kararlarına, elektronik kelepçeye ve uzaklaştırma emirlerine rağmen yine karşısına çıktı. Hem de sahnesine kadar… İzmir konserinde yaşanan bu olay, sadece bireysel bir güvenlik sorunu değil; aynı zamanda adalet sistemimizin acı veren gerçeklerinden biri. Hukuk hâlâ geç işliyor, cezalar hâlâ caydırıcı değil. Ve kadınlar, koruma kararlarıyla değil, kendi cesaretleriyle hayatta kalmaya çalışıyor.
Derya Uluğ sosyal medya hesabından “Artık susmak istemiyorum!” diye seslendi.
Ki susmamalı, susmamalıyız da...
Derya isyan ediyor ve çok da haklı… Çünkü bu sadece onun hikâyesi değil; yüzlerce, binlerce kadının hikâyesi. Her gün adliyelerde, karakollarda, evlerinin önünde yaşanıyor bu korku ne yazık ki!!!
Neden bu kişiler salıveriliyor?
Neden aynı insanlar, tekrar tekrar karşımıza çıkabiliyor?
Cinsel taciz, tehdit, ısrarlı takip gibi suçlar neden........
© Habertürk
