Dayısı olmayanın günahı
Sanki hayata adım atmadan önce işlenmiş, affı olmayan bir suç gibi. Kapılar yüzünüze kapanırken, hak ettiğiniz fırsatlar size değil, soyadı daha “ağır” olanlara sunulurken, fısıltılarla anlatılan bu acı gerçeği daha derinden anlarsınız. Liyakatin ve emeğin sadece eski kitaplarda kalan, romantik birer kavram olduğunu kabullenirsiniz.
Bir tarafta gecesini gündüzüne katmış, en iyi okullarda okumuş, yeteneklerini geliştirmek için her türlü fedakarlığı yapmış genç bir insan var. Diğer tarafta ise babasının, dayısının ya da amcasının hatırı için en iyi koltuklara, en parlak makamlara oturtulmuş bir başkası. Bu tablo, milyonlarca insanın sessiz çığlığıdır. Üstelik bu çığlık, adaletin değil, tanışıklığın hüküm sürdüğü bu sistemde gittikçe büyür. Başarınızın ölçüsü, bilgi ve beceriniz değil, kiminle........
© Haberton
