EVLİLİK VE AİLE HAYATI-3
Evlilik tarih boyunca aile olmanın bir gerekliliği olarak görüldüğünden, toplumun en önemli temel kurumlarından biri olarak kabul edilir. İnsanlar göçebelikten yerleşik hayata geçtikten sonra, özel mülkiyet; özel mülkiyetle beraber evlilik ve aile kavramları da ortaya çıkmıştır. Aile, insan topluluklarında evrensel ve birincil öneme sahip olan bir kurumdur.
Ailenin önemini koruyabilmesi için, işlevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirmesi gerekmektedir. Bu işlevler: 1) biyolojik işlev, 2) psikolojik işlev, 3) eğitim işlevi, 4) toplumsal işlev, 5) kültürel işlev, 6) ekonomik işlev olmaktadır. Bu işlevlerin yerine getirilmesi ile değişen toplumsal koşullara karşın aile kurumu birey ve toplum için önemini korumaya devam etmektedir.[1]
Belirli ortak amaçlar ve çıkarlar çerçevesinde ortaya çıkan toplumsal kurumların başında aile gelmektedir. Aile, hem geleneksel hem de modern toplumlarda önemli toplumsal kurumlar arasında yer almaktadır.
Toplumun en küçük birimi olarak kabul edilen aile, bireyin en temel sosyal çevresini oluşturmaktadır. Aile kurumunun varlığı ve sürekliliği evlilik aracılığıyla sağlanmaktadır. Evlilik ise, kadın ve erkek ilişkisini meşru bir temele dayandıran ve toplumun meşru gördüğü toplumsal olgudur.
Evlilik, karşı cinsten iki kişinin birlikte yaşama, çocuk yapma ve yetiştirme, deneyimleri paylaşma gibi amaçlar doğrultusunda yaptıkları bir sözleşmedir.
Evlilik, devlet tarafından birtakım yasa ve düzenlemeler ile kontrol edilen yasal bir ilişkidir. Evlilik........
© Habererk
