Gizli Pazarlıkların Gölgesinde: Şehit Aileleri, Millet ve Hesap Verme Hakkı
Kapalı kapılar ardında yürütülen pazarlıklar, halkın vicdanında bir yara haline geldi. PKK ile masaya oturulduğu, şartların pazarlık konusu yapıldığı, bunların halktan gizlendiği iddiaları kamuoyunda dolaşıyor; DEM Parti’ni, bu iddiaları her geçen gün bir bir ifaşa etmektedir.. Şehit yakınlarının acısı hâlâ taze. "50 bin şehidin hesabı nasıl verilecek?" sorusu sokakta, mezarlıklarda, ev sohbetlerinde yankılanıyor. Bir gazeteci, bir köşe yazarı veya bir siyasetçi olarak soracağımız ilk şey basit: milletin önünde şeffaflık, hesap ve adalet sağlanmadan hangi 'çözüm' meşru addedilebilir?
Bu satırlarda siyasi taraflardan, gizli protokollerden, pazarlık maddelerinden bahsederken bir şeyi açıkça söyleyelim: barıştan, çözümden yana olmak onaylanması gereken bir hedeftir. Ancak barış yolları adalet, şeffaflık ve mağdurların rızası üzerine kurulmazsa, vicdani meşruiyetini kaybeder. Üstelik mağdurların, geride kalanların, yaraların sarılmasının yolu da sırlarla, arkadan yürütülen anlaşmalarla geçirilmez.
Şöyle soruların cevabını millet öğrenmek istiyor:
• Bu pazarlıkların içeriği nedir? Hangi talepler masaya konmuştur; hangi tavizler verilmiştir?
• Eğer çift dilli eğitim, yerel özerklik ya da iki isimli devlet gibi düzenlemeler tartışıldıysa, bunlar hangi hukuki zemine oturtulacaktır?
• Şehit yakınlarının ve mağdurların talepleri nasıl dikkate alındı? Onların onayı alınmadan ne tür........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein