“Yallah Arabistan’a” diyenler “Kuzu kuzu” gitti!
“Yallah Arabistan’a” diyenler “Kuzu kuzu” gitti!
Cumhuriyet’in ilanından sonra iktidarı ele geçiren tek parti zihniyeti Müslümanlara yönelik sistematik bir zulme imza attı.
“Kamusal alan” bahanesiyle başlatılan bu amansız mücadele sonrası ülke mütedeyyin insanlar için adeta zindana döndü.
“Laiklik” bahanesiyle milyonlarca başörtülü kadın ile çok sayıda dindar erkek mağdur edildi.
Kimi okulundan, kimi işinden, kimi meslekte kalmak için boşandığı eşinden, kimi de uygulanan fiziki ve psikolojik şiddet nedeniyle sağlığından oldu.
Gücü ellerinde bulunduran laikçi azınlık, “Kara Fatma” ve “Yeşil Tespihli Şeytan”a benzettiği dindar insanları; “ikna odaları”, “polis copları” ve “ilkel yasaklarla” bezdirmeye çalıştı.
Bununla yetinmeyerek, “Madem değişmiyorsunuz, o halde şeriat kurallarının geçerli olduğu ülkelere gidin…” diyerek, onları kovmaya kalktı.
Cübbeli, sakallı Müslümanlara “Mollalar İran’a” şeklinde adres tarifi yapan seküler bağnazlar, başörtülü kadınlara ise “Yallah Arabistan’a” söylemiyle rota çizdi.
Bu baskı ortamı neticesini de verdi
1950’li yıllarda “kamusal alanda” başını örten ilk kadın olan merhum Mahmut Celalettin Ökten Hoca’nın kızı Dr. Hümeyra Ökten, çalıştığı hastanede uğradığı ayrımcılığın ve Peygamber Efendimize olan sevgisinin de etkisiyle Suudi Arabistan’a yerleşmek zorunda kaldı...
“Bu tip insanlar Türkiye'yi temsil edemez” diyerek başörtülü kızların, örnek aldıkları Batılı ülkelere gitmesini istemeyen fakat “Arabistan'a gideceklerse gitsinler. Hatta tamamen orada kalsınlar” diyerek onlara sadece Müslüman ülkeleri layık görenler, bu niyetlerini açıkça dillendirmekte de sakınca görmüyordu.
Mesela!
Seçim gezilerinde kamuya açık alanda abdest tazeleyen, miting kürsülerinde Kur’an-ı Kerim’den sûreler okuyarak dinî duygulara hitaben konuşmalar yapan İslamköylü “Nurlu” Süleyman Demirel...
Cumhurbaşkanlığının ardından artık elde edecek başka bir makam kalmayınca, “başörtüsü sorununun için çözümü” ile ilgili bir soruya, hem de katıldığı canlı yayında; “İlle de başı bağlı olarak okumak isteyen varsa Suudi Arabistan’a gitsin. Orada okusun. Türkiye laiklikten vazgeçemez. Herkes aklını başına toplasın” şeklinde cevap vermekte sakınca görmemişti.
Eh!..
Demirel böyle der de laikçiler durur mu?
Mütedeyyin kesime meydan okuyan dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz, “Ben sokakta dolaşmalarına da taraftar değilim,........© Haber7
visit website