Gazze, sarı sırtlan: Bu da geçer ya hu!
ABD’nin Sarı Sırtlanı, Grönland, Panama, Kanada hırslarını kesmemiş olmalı ki, şimdi de Gazze’ye yönelik açıklamalar yapmış…
Atalar sözü vardır: Köpeksiz köyde eli değneksiz gezmek… Kendisini tek kutuplu dünyanın reisi, herkesi de serf gibi görüyor ve tüm manyaklıklarını bir bir sergiliyor, Sarı sırtlan…
Demiş ki, “Gazze, muazzam bir yer. Güzel oteller yapılır, acayip rant oluşur. El koyuyorum. Boşaltacağım, Gazzeliler Ürdün’e, Mısır’a gitsin…”
Sarı Sırtlan, bunları kendisinden emin bir şekilde, öyle bir söylüyor ki, yanındaki insan kasabı cani keyiften dört köşe… Milyonlarca ton bomba ile yapamadıklarını Sarı Sırtlan’ın bir sözü ile gerçekleştireceklerini düşünüyorlar, seviniyorlar…
Gazze tarih boyunca önemli idi, ticaretin kavşağı idi. Hep orayı almak isteyenler oldu. Pek çok kez sırtlanların saldırılarına uğradı. Ama tarihin her döneminde de Filistin’in, Gazzelilerin elinde kaldı.
Eskiden ihraç edilen mallar develerle Kahire’ye ulaştırılırdı. Süveyş Kanalı’nın öncesinde Mısır, Suriye ve Anadolu’dan gelen ticaret ve hac yollarının birleşme noktası idi.
Gazze, Bizans döneminde büyük bir ticaret merkezi ve Mekke’den gelen tüccarların da uğrak noktası idi.
“Kureyş sûresi’nde bahsedilen yaz ve kış seferlerinde kışın gidilen yerin de Gazze olduğunu söyler müfessirler.
Mekkeli tüccar kafilelerinden birinde Hz. Peygamber’in büyük dedesi Hâşim b. Abdümenâf da bulunmuş ve bu şehirde vefat etmiştir; burada mefdundur, bu nedenledir ki Gazzetü Hâşim denilir bu şehre…
Hz. Peygamber’in babası Abdullah da Gazze’ye gelen tüccarlar arasındadır. Hz. Ömer’in servetini İslâm’a girmeden önce Gazze’ye yaptığı ticarî seferlerde kazandığı söylenir.
Hicretin 2. yılında (624) Bedir Savaşı’na yol açan zengin ticaret kervanı da Gazze’den dönmekteydi.
İmam Şâfiî 767’de Gazze’de........
© Haber7
