menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kültürel intifada ve Peren Birsaygılı Mut

6 1
29.10.2025

Filistin davasını kültürel cepheye taşımakta ne yazık ki epey geç kaldık. Geçtiğimiz yıllarda düzenlediğimiz bir edebiyat festivalinin temasını “Filistin” olarak belirlemiştik. Elliye yakın oturumda yüzü aşkın konuşmacının katılmasını tasarlamıştık.

Ancak bu alanda çalışan isimlerin bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olduğunu üzülerek gördük.

Yine organizasyonunda bulunduğum bir kitap fuarında, en az dört standı Filistin konulu Türkçe eserlere ayırmayı teklif etmiştim. Heyetin heyecanla kabul etmesine rağmen bırakın dört standı, birini dahi dolduracak kadar kitap bulmakta zorlanmıştık.

Aynı eksikliği akademide de kahrolarak müşahede ettik. Çalışılması gereken yüzlerce konu, ne yazık ki hâlâ akademisyenlerimizin ilgi alanına girmemiş durumda.

Yapılan sınırlı sayıdaki çalışmalar ise çoğunlukla Mescid-i Aksa ekseninde kalmış.
Bir üniversitede gerçekleştirilen Filistin programında, iyi niyetli bir genç ayağa kalkarak “Nüfusu bizden çok az olan bu azgın topluluğu neden yenemiyoruz?” diye sordu.

Ona, “Çünkü her Yahudi kendi alanında davası için bin kişilik çalışıyor, biz ise üzerimize düşen sorumlulukları bireysel ölçekte bile yerine getirmiyoruz,” dedim. Her Müslüman omzuna düşen sorumluluğu yerine getirse canlı yayınlarda günahsız yavruları masum ihtiyarları öldürmeye kimsenin cesareti yetmez.

Filistin sınavında hiçbirimizin notu yüksek değil.

Özellikle edebiyatçılara, sanatçılara ve akademisyenlere bu noktada büyük görevler düşüyor. Filistin konusunun duygudan bilgiye, bilgiden stratejiye taşınabilmesi için daha çok eser üretmeli, Filistin edebiyatının önemli metinlerini eksiksiz biçimde Türkçeye kazandırıp dolaşıma sokmalıyız.

Bir program vesilesiyle bir araya geldiğimiz yüze yakın yazar ve şaire, “Filistin edebiyatından kimleri tanıyorsunuz?” diye sorduğumda Mahmud Derviş dışında neredeyse kimsenin ismini duymamış olduklarını gördüm.

Bu eksikliği gidermek için yayıncılardan yazarlara, sivil toplum kuruluşlarından sponsorluk yapabilecek iş insanlarına kadar herkese sorumluluk düşüyor.

Türk ve dünya kamuoyuna sunulacak her eser,........

© Haber7