Turizmin temel sorunu: Açgözlülük
Bayramda aile ziyaretleri için Edremit körfezindeyiz. Öyle aşırı derecede turistik bir yer olduğu söylenemez, daha ziyade yazlıkçıların tercih ettiği kendi halinde beldeler. Ancak bayramda ve sezonunun en yüksek döneminde yazlıkçılar kadar yerli tatilciler de buralara geliyor.
Körfezin denizini doğasını anlatmaya gerek yok. Oksijen deposu Kaz Dağları, mavi bayraklı plajlar ve tüm yapılaşmaya rağmen hala varlığını sürdüren zeytin bahçeleri, çam ormanları.
Bölgenin turizm altyapısı da hiç fena sayılmaz. İstanbul - İzmir otobanı, 1915 Çanakkale Köprüsü ve Edremit Koca Seyit Havalimanı bölgeye ulaşımı kolaylaştırıyor. Ayrıca tüm beldeler birbirine duble yollar ile bağlı. Burhaniye ve Edremit’te tam teşekküllü devlet hastaneleri mevcut. Tüm körfezde deniz temiz kalmasını sağlayan son derece iyi arıtma tesisleri var. Her yerde internet var, cep telefonları sorunsuz çalışıyor, elektrik ve su şebekesi ile ilgili hemen hemen hiçbir eksik yok. Aynı durum güvenlik için de geçerli, jandarma ve polis 24 saat görevinin başında.
Ama malum bunlar turizmin “alt yapısı” ile ilgili konular. Üst yapıya, daha doğrusu turizm ve hizmet tesislerine gelince iş biraz değişiyor… Değişiyor dediğime de bakmayın, Türkiye’nin genelinde ne ise tam olarak ona dönüşüyor.
Burhaniye’den Küçükkuyu’ya kadar tüm Edremit körfezinde irili ufaklı pek çok otel var. Bunların tamamı yerli markalar,........
© Haber7
