menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CHP’de krizin kökenleri

60 14
30.04.2025

Söz konusu CHP olunca klasik sınıfsal analizler bir işe yaramıyor. Türkiye siyasetine dair müktesebatın da bir karşılığı yok.

“CHP neyi temsil ediyor?” Bu soruyu yanıtlamak için artık ne CHP’nin kendi tarihinde ne de sosyal teoride bir referans bulabiliyoruz.

Siyasi partiler ya toplumsal bir sınıfı ya da sınıfları aşan (veya kesen) bir hedef birlikteliğini/konsensüsü temsil ederler. 1940’lardan 2010’lara kadar CHP’nin siyasi-ideolojik hattı, askeri-sivil bürokrasi ile İstanbul sermayesinin uzlaşısının bir sonucudur. Bu hattaki yol kazası ise 1974-79 Ecevit dönemidir. Büyük sermayeyi bırakıp işçi sınıfına dayanmayan kalkan Ecevit, TÜSİAD tarafından terbiye edilmiştir.

12 Eylül’den sonra CHP çizgisi, (SHP ve DSP dahil) eski sınıfsal formüle göre devam eder. 2010’dan sonra ise iki önemli gelişme yaşanır: Biri, Türk tipi demokrasinin gizli amili “askeri vesayetin” kırılması, diğeri ise bürokratik merkezin homojenliğini yitirmesidir.

Askeri vesayet de adeta babadan oğula geçen seçkinler bürokrasisi de sistem içinde o denli taşlaşmış yapılardı ki değişmeleri için Tayyip Erdoğan liderliğinin on yıldan daha uzun süre iktidarda kalması gerekti.

Askeri vesayetin kalkmasını sadece siyasi bir olay olarak okumamak lazım. Bu dönemde Türkiye, dünyanın en hızlı büyüyen

© Haber7