Osmanlıcı olmak mı?
İslamcılık da, Osmanlıcılık da, Türkçülük ya da Kürtçülük de -fark etmez- her türlü ırk temelli hareket benim yabancısı olduğum şeyler.. Çünkü “Fikri kavmiyyeti tel’in ediyor peygamber”. Ben “Halk temelli” değil, “HAK temelli” düşünenlerdenim. Meşruiyet zemininde halka hizmeti, HAK’ka hizmet vesilesi olarak bilenlerdenim. Ben “Elhamdülillah Müslümanım/Müslümanlardanım”. Bunun ön ya da son eki, sıfatı yok. Yalın, sadece, net. Ona hiçbir şey eklemiyorum ve ondan hiçbir şey çıkartmıyorum.
Hep söylüyorum: Doğduğum ana-babayı ben seçmedim. Doğduğum toprağı da, zamanı da ben seçmedim. Bunları Allah’ın takdiri olarak kabul ediyor, sahip çıkıyorum. Derimin rengini de, cinsiyeti mi de ben seçmedim. Aynen, bunlar da bana atıfeti ilahiye olan şeylerdir. Nasıl bunlar kimlik ve kişiliğimin, şahsiyetimin diğerleri için de bu değerler benim açımdan aynı değerdedir. Ve Allah (cc) bizi parmak uçlarımıza kadar farklı, bir tek / biricik olarak yaratmıştır.
Irk derken, mesela Yahudi olmak ve Alman olmak KAN ile ilgilidir. Yahudiler Anne kanını, Almanlar baba kanını esas alır. Siz kimin kanını esas alıyorsunuz. Müslümanlar daha çok örfi olarak yaşarken baba kanıyla, ölünce anne kanı ile anılırlar. Esasen anne-baba bizim için kendilerine “üf” bile demememiz gereken muhterem şahsiyetlerdir. Allah tarafından ben onlara emanet edilmişim. Onların kanı kanım, lisanı lisanım olmuş. Allah (cc) aramıza ayrı bir baş kurmuş ve aramıza bir hukuk koymuş bizi birbirimize karşı sorumlu kılmış. İngilizler ırk olarak doğduğu toprağı esas alır. Toprak anadır. Hem zaten Allah bizi topraktan yaratmadı mı? Bu anlayışa göre, bir insanın annesi farklı, babası farklı ırktan, kardeşleri daha başka ırktan olabilir. Bu hukuk ABD’de, Kanada ve Avusturalya’da da böyledir.
Bayrağında Haç olan ve kendi milli kiliseleri olan ülke halklarının ırkı Mezheb’leridir. Diğerlerini de batılılar Westefelyada toprak birliği, Kültür Birliği, Dil birliği, Gelenek/Folklor birliği, tarih birliği gibi farklı parametrelere göre tanımlamaya çalışmışlar ama bunda da başarılı olamamışlardır.
Bugünkü Tevrat’a göre zaten 3 ırk vardır. Onlar da Hz. Nuh’un oğulları, HAM; SAM; YAFES’den gelmektedir. SAM Yahudi’lerin, HAM AfroArab’ları, YASES oğulları HİND AVRUPA Grubu olarak diğer tüm insanlığı temsil etmektedir. Yani Inkalar, Aztekler, Hind, Malay, Abarjun, Çin, Rus, Balkan, Kafkas, Avrupa halklarının tamamı Türkt’ür!? Yani sadece Romüs/Romülüs’ün çocukları değil, Germenler, Franklar, England hepsi Türk’tür. Romalılar İskitlerin devamı kabul edilir bu akla göre. Böyle olunca Farslar da, Kürtler de, Etiler, Hititler, Sümerler hepsi Türk’tür. Mustafa Kemal de bu fikirdeydi zaten! Bizde Eti Bank, Sümerbank boşuna kurulmadı. Hitit 1978’de Heykeltıraş Nusret Suman tarafından yapılan ve Sıhhiye Meydanı'na dikilen Hitit Güneş Kursu anıtı, Alacahöyük'teki kazılarda ele geçirilmiş bir Hatti uygarlığına ait bir eserinin kopyasıdır. 1973'te Belediye Başkanı Vedat Dalokay tarafından şehrin sembolü hâline getirildi. Sahi bizim milliyetçiler ne buyururlar bu hususta!?
İslam’da, diğer bağlar reddedilmeden “Din kardeşliği” esas alınmıştır. Bu anlamda Millet tanımı Din birliğini ifade etmektedir,”Milliyetçilik”den ayrı olarak. Bu durum Kur’an-ı Kerimde “Millet-i İbrahim” şeklinde ifade edilir. (Bakınız: Bakara 130, 135, Nahl 123)
Muhammed Ümmeti deyimi Kur’an-ı Kerimde 47 yerde geçer.........
© Haber Vakti
