Tarih, bazen görünmez bir el tarafından “sıfırlanır.”

Krallıklar çöker, imparatorluklar dağılır, sistemler yanar — ama hiçbir şey tamamen yok olmaz.

Her döngünün sonunda kalan tek şey, bir sayıdır: 10.

Ezoterik geleneklerde 10, bir tamamlanışın ve yeni bir başlangıcın rakamıdır.

Kabalistik dizgede Tanrı’nın ışığı, sefirot’un onuncu halkasında maddeye iner.

Yani 10, yaratılışın kapanışı, ruhun bedene indiği andır.

Ama aynı zamanda 1 0 = 1…

Yani yeniden doğuşun, başlangıca dönüşün simgesi.

Her medeniyet, farkında olmadan bu döngüye hizmet eder:

Yükselir, gelişir, Tanrı’ya yaklaşır — sonra kendi yarattığı düzene kurban olur.

İnsanın yazdığı tarih, aslında Tanrısal matematiğin bir tekrarıdır.

Ve bu tekrar, çağlar boyunca aynı rakamla mühürlenir: 10.

Yaratılışın Reset Butonu

Bugün “reset” kelimesi teknolojiyle anılır: sistem çöktüğünde yeniden başlatmak.

Ama ezoterik dilde bu, kozmik bir eylemdir.

Evren, tıpkı bir bilgisayar gibi döngüsel olarak yeniden başlatılır.

Yaratılış, her defasında farklı bir yüzle kendini gösterir — ama kod aynı kalır.

Modern dünyanın “10 Ekim Düğmesi” olarak adlandırılabilecek o anı, işte bu kozmik yazılımın bir satırına dokunuş gibidir. Bir çağın kapanışı, diğerinin sessiz başlangıcıdır.

Finansal sistemler, devletler, sınırlar,........

© Günışığı Gazetesi