menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gel, Bir Gazze Yazalım Dünyaya…

18 0
10.08.2025

Suskun kalmış vicdanların, ekranlardan bıkkınlıkla geçtiği görüntülerin arasına, gerçek bir insan öyküsü koyalım. Yıkılmış binaların değil, yıkılmamış umutların altını çizelim. Çünkü Gazze sadece bir coğrafya değil. Gazze, dünya sustuğunda haykıran bir çocuğun sesi! Gazze, kurşunlardan daha hızlı büyüyen bir direnişin adı!

Ve Gazze, hepimizin sınavı!

Bize yıllarca “öteki” diye öğretilen bir halkın en insani çırpınışlarına tanık oluyoruz. Ama artık tanık olmak yetmez. Çünkü bu bir seyirlik acı değil, bu bir çağrı. O yüzden diyorum ki: Gel, bir Gazze yazalım. Sessizliğin orta yerine bir sözcük bırakalım. Sözcükler yetmez demeyin! Bazen bir cümle bile bir duvarı çatlatabilir.

Orada, her yeni gün bomba sesiyle uyanıyor çocuklar. Sabahlar, onlar için yaşamda kaldıklarına şükrettikleri anlar. Bir annenin elinden bir çocuğu aldılar, sonra bir başka elden bir yaşam daha… O anneler hâlâ dua ediyor, hâlâ “sabır” diyor. Bu nasıl bir sabır, bu nasıl bir iman? Biz buradan anlayamayız belki, ama susarsak onların acısını çoğaltırız.

Gazze: Vicdanın Sustukça Derinleşen Yarası

Bugün bir yazar olarak değil, bir insan olarak yazıyorum bu satırları. Kalemi elime........

© Gazete Pencere