menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tek olumlu hareket, 90 dakikaya yeter mi?

15 0
16.02.2025

Soru ve cevabı basittir aslında… Soruyu, daha kolay anlaşılabilmesi için farklı şekillerde de sorabiliriz. Örneğin; “bir oyuncu sahada gezerken, hangi meziyetlerinden dolayı tüm maç boyunca sahada kalır” veya “bir oyuncu takımını eksik oynatırken, niye yedeğe çekilmez?” ya da çok çok basit bir anlatımla; “Şenol Hocam; Visca’yı 90 dakika boyunca niye sahada tuttun?”

Maç öncesi Dolmabahçe’deki İnönü Stadına, (nedense sponsor isimlerine karşı takıntım var. Oranın ruhunu öldürüyormuş gibi geliyor bana) zaman zaman hızlı yağan yağmur, sıkı bir maçın habercisi gibiydi. Beklediğim gibi de oldu açıkçası. Tempolu, iki takımın da zaman zaman dengeyi kendi lehine çevirebildiği bir maç izledik. Her iki takım da, “oynamaya” yönelik sahada olunca, futbolcuların niyeti “top” oynamak olunca, biz futbolseverler, bir gün geç olarak kutladık “Sevgililer Gününü”. Futbolseverler için çok kolay bu işler; kapitalist düzene bir şekilde hizmet etsek de iyi ve dürüst oyun Aziz Valentin Hazretlerini iyi anmaya yetiyor…

Gece iyi başlamıştı aslında Trabzonspor için. Lig yarışına erken havlu atan her iki takımın da camialarına “Sevgililer Günü” hediyesi verebilmek için kazanmaktan başka çaresi yoktu. Beşiktaş’ın oyuna, seyircisi önünde hızlı ve tempolu başlayacağını tahmin etmek müneccimlik değil, malumun ilâmı… Rashica ve Gedson’un getirdiği toplar, Trabzonspor kalesinde tehlikeler yaratırken, 17.........

© Gazete Pencere