menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İlkokul Çocukları ve Unutmabeni Çiçekleri

13 0
31.08.2025

Türkiye, her ne kadar son günlerde balık hafızalarımızda unutulmaya yüz tutmuş olsa da, sahte diploma kriziyle birlikte tarihinin en büyük skandallarından birini yaşarken, tartışmalar yine dönüp dolaşıp nitelikli eğitim noktasında düğümleniyor.

OECD’nin her yıl yayımladığı “Education at a Glance” raporunun 2024 yılı verileri, dünya çapında eğitimin durumuna bir ayna tutuyor. Ancak o aynada Türkiye’nin birçok açıdan yansıması endişe verici. Öğrenci başına kamu harcamaları da bunlardan biri.

Raporun bir noktasında, ülkelerin 2021 yılında ilkokul çağındaki bir öğrenciye yaptığı yıllık eğitim harcaması karşılaştırılıyor. Listenin zirvesinde kişi başına 25.584 dolarla Lüksemburg ve hemen ardından 18.037 dolar ile Norveç yer alırken, Türkiye 4.038 dolarla sondan üçüncü sırada. Bizden az harcayan yalnızca Romanya (3.346 dolar) ve Meksika (2.933 dolar).

Avrupa’nın en küçük ama en zengin ülkelerinden biri olan Lüksemburg, kamu harcamalarında çocukları önceleyen bir yaklaşım benimsiyor. OECD’nin eğitim istatistiklerine göre, bu ülke ilkokul çağındaki her bir öğrenci için ayırdığı kamu kaynağı ile OECD ortalamasının iki katını bile aşıyor.

Lüksemburg’un bir diğer dikkat çekici özelliği de, okulöncesi eğitime katılım oranı OECD ortalamasında yüzde 96 iken, Lüksemburg’da yüzde 100 düzeyinde. Zira, Nobel Ekonomi Ödüllü James Heckman’ın da analizlerine göre, 0-5 yaş arası çocukların eğitimi için yapılan her bir birimlik yatırım, yedi kat kazanç sağlar.

Lüksemburg, kısa süre önce, zorunlu eğitimin süresini 2 yıl artırarak bu alanda önemli bir adım attı. Ülkede artık zorunlu eğitim 4 yaşında başlıyor ve 16 yaşına kadar kesintisiz devam ediyor; yani toplam 12 yıl sürüyor. Bu süre, OECD ortalaması olan 11 yılın üzerinde. Üstelik 2026’dan itibaren Lüksemburg’da eğitim, çocuğun yaşı 18’e gelene ya da lise diploması veya dengi bir belge alana kadar zorunlu olacak.

Ülkede ilkokul çağındaki çocuklara yapılan harcamanın yüzde 77’si merkezi hükümetten, yüzde 23’ü de yerel yönetimlerden karşılanıyor. İlkokulda öğretmen başına sekiz öğrenci düşüyor. Bu ortalama, OECD çapında 14.

Yatırımlar sadece sınıf içi eğitimle sınırlı değil. Lüksemburg’da ilkokul öğrencileri, ücretsiz okul yemeklerinden okul sonrası bakım hizmetlerine kadar çok sayıda kamusal destekten ücretsiz ya da sübvanse edilmiş şekilde yararlanabiliyor. 4-12 yaş arası çocuklar için sunulan “chèques-service accueil” (CSA) programı sayesinde, aile gelirine göre hesaplanan bir katkı payı modeliyle, çocukların okul sonrası eğitim ve bakım hizmetlerine erişimi kolaylaştırılıyor.

CSA, Lüksemburg’da 0-12 yaş arası çocuklara yönelik ücretsiz ya da düşük maliyetli çocuk bakımı ve okul dışı eğitim hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan bir devlet destek programı. Amaç, her çocuğun kaliteli, erişilebilir ve pedagojik açıdan nitelikli bir bakım ve eğitim ortamına ulaşmasını sağlamak. Aynı zamanda çalışan ebeveynleri desteklemeyi ve erken çocukluk döneminde eğitimde fırsat eşitliğini artırmayı hedefliyor.

Böylece Lüksemburg sadece akademik başarıyı değil, aynı zamanda çocukların hayata eşit başlangıç haklarını güvence altına almayı ve sosyal eşitsizlikleri daha ilkokul sıralarında dengelemeyi hedefliyor.

Gelelim Norveç’e… Norveç, ilkokul eğitiminin yalnızca akademik değil, aynı zamanda kritik bir toplumsal kapsayıcılık aracı olduğunu kabul eden ülkelerden. 6-13 yaş grubunu kapsayan bu dönemde, Norveç’te ilkokul kurumlarının tüm harcamaları kamu kaynaklı, yani yüzde 100’ü devlet tarafından finanse ediliyor. Bu oran, OECD ortalaması olan yüzde 93’ün üzerinde bir seviyede.

Ülkede merkezi hükümet, öğretmenlerin profesyonel gelişimi ve........

© Gazete Pencere