Trump’ın felçli öküzü
Geçen akşam Soho House Berlin’de Pharell Williams’ın hayatını konu alan yeni filmini izledim. Mesaj şuydu: Hayat bir lego setidir, parça parça tasarlanır. Pharell’in filme özel yaptığı Piece by Piece parçası yıkılıyordu.
Filmin sonuna doğru, Berlin’den 6.700 km ötede, Washington’da Donald Trump’ın yemin töreni başlamıştı. Trump da Pharell’in dediği gibi hayatını parça parça tasarlamıştı. Yalnız tasarım biraz uzun sürmüş, Trump’ın hayallerini gerçekleştirmesi için 78 yaşına gelmesi gerekmiş, o hayaller hala daha bitmemişti. O yaşta gereğinden fazla stresli bir görev almaktan geri durmamış, kalp-damar sistemine gereksiz bir yük bindirmişti.
KUDÜS ENGİNARI
Pharell’in filminden sonra şehrin eli yüzü düzgün Japon restoranlarından, Michelin Guide’da bulunan November Brasserie’ye geçtim. Yemin töreni sırasında ABD’nin 80 yıllık müttefiki Japonya’nın mutfağının tadını çıkardım. Somon karpaçyo’lu, kırmızı karidesli risotto’lu bir ziyafet çektim. Menüde deniz tarağının yanında şöyle bir ifade dikkatimi çekti: Kudüs enginarı püresiyle servis edilir.
Telefondan gözümün ucuyla, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak resmen tanıyan Trump’ın konuşmasını izlerken gülümsedim. ABD’de maksimum 2 kez başkanlık yapılabiliyor. Yani bu, Trump’ın son dönemi. Sağlığı el verirse 2029’da Beyaz Saray’dan emekli. Bavulları toplarken 82 yaşında olacak.
Ama bu zaferde bir dram da var.
Çünkü Trump, her anlamda yolun sonuna geldiğinin farkında.
HIRÇINLAŞIYOR VE DAHA DA BENCİLLEŞİYOR
Sergüzeştinde son 4 yıl.
Bu farkındalık, konuşmalarından haleti ruhiyesine kadar yansıyor. Hırçınlaşıyor ve biraz daha bencilleşiyor. Biden’ın zaten işi bitmiş. Tasını tarağını toplayıp gideyazarken Trump hala törende sözleriyle ona saldırıyor.
ABD’nin en prestijli dijital gazetelerinden Politico, 2017 yemin töreni konuşmasıyla şimdikini mukayese etmiş. Bence çok güzel bir detay yakalamış. Trump, ilk konuşmasında yalnızca 4 kez “ben” ifadesini kullanırken bu konuşmasında 50 kez “ben” ya da “benim” demiş. Yani yolun sonuna yaklaştıkça bencilleşme artmış. Bu durum, Amerikan politikalarına da yansıyacak.
EN ÖNEMLİ İKİ MESAJI
Bana göre en önemli iki mesaj şu.
Birincisi yabancı ülkelere gümrük vergileri kesinkes artacak. Bu bir propaganda değil. Yani ABD, korumacı ekonomiye geçecek. Bu, Washington’ın kendi ayağına sıkacağı büyük bir kurşun. Çünkü ABD, merkantilist ekonominin değil serbest piyasa ekonomisinin lideri. Sistem, korumacı ekonomiye geçerse o alanın liderleri farklı.
Bana göre ikinci önemli mesaj, Çin ve Rusya’ya yönelik, mealen şöyle:
“Ben eski yönetimlere benzemem, mürebbiye edasıyla aman yavrum şurayı işgal etme, sakın buraya dalma falan demem. Hatta kendim öyle bir dalarım ki sen bile şaşırır kalırsın! Sen kural tanımazsan, ben hiç tanımam. Bu kural tanımazlık yarışı benim değil, senin başına iş açar. Çünkü ben senden askeriyede de........© Gazete Pencere
