İrfan
Her şey basit bir soruyla başladı.
Cevap olarak, “Bir ülke”, dedi.
“Bu ülke ne kuzeyde ne güneyde ne doğuda ne batıda. Haritada yeri yok ama herkesin bildiği bir yer” diyerek devam etti.
“Bu ülkede mikroplar yalnızca mikroskop altında değil, meclis salonlarında, mahkeme kürsülerinde ve kocaman kocaman inşa ettikleri camdan kulelerde yaşar. İnsan yüzüne benzer maskeler takarlar. Bazısına siyasetçi, bazısına hukukçu, bazısına da patron diyorlar. Ama maskelerinin altında gözle görülen, herkes tarafından hissedilen bir çürüme var.
Halk bu mikropları önce önemsemedi; birazcık kir her yerde olur, dediler. Ama mikroplar sadece orada durmadı, çoğaldı, yayıldı. Su borularına sızdılar. Artık musluktan akan su sadece susuzluğu değil güveni de öldürüyordu. Okullara girdiler, çocuklar sadece bilgi değil yalanı da öğrenmeye başladı. Hastanelerde bile dolaştılar. Sadece bedenleri değil, vicdanları da enfekte ettiler.
Bazı siyasetçiler mikropların en dirençli türündendi. Özellikle........
© Gazete Pencere
