HÜSRAN
Siz de rastlamışsınızdır: Sokak röportajlarında gelip geçenlere ezan, Kuran, namaz gibi dini konularda sorular soruyorlar, ancak binde biri yarım yamalak da olsa doğru cevap verebiliyor, çoğunluğun "ben İslam'a inanmıyorum; ben ateistim; ben deistim; ben din ile ilgilenmiyorum.." şeklinde cevaplar verdiklerini görüyoruz. Bu durum toplumumuz adına çok ürkütücüdür. Adım adım dinsizleşen bir toplumla karşı karşıyayız. Yıllardır toplumumuzu dinden uzaklaştırmaya çalışan güçlerin bunu başardığını üzülerek görüyoruz.
İslam'la bağını koparan ve onu hayatlarından tamamen çıkaranlar Yahudi, Hristiyan yahut başka din mensubu kimselerin çocukları değiller. Ateist, deist veya dinsiz bir aileden de gelmiyorlar. Müslüman ana babanın evladıdırlar hatta çoğu mütedeyyin bir ailede yetişmişlerdir. Çocuklukta aileleri imkânları ölçüsünde onları dini eğitim veren kurumlara, hocalara da göndermişler, bazıları hafızlık eğitimi dahi görmüştür. Şimdi ise, “dinle işim yok.” diyerek inkâr ediyorlar.
Bunların biraz daha mürekkep yalamış ağababaları eskiden kitap, dergi, gazete köşelerinde yazdıkları yazılarla, sinema ve tiyatro aracılığıyla İslam’a ve İslamî değerlere sataşıyorlardı. Şimdi buna sosyal medya da eklendi. İslam’la ve Müslümanlarla bağlarını koparmakla kalmamışlar, düşmanca saldırılarını sürdürüyorlar, Müslümanların yakasından düşmüyorlar. Kurban Bayramı geldiğinde hayvan katliamından dem vurup kurban kesmeye karşı çıkarlar, hayvan havarisi kesilirler ancak, yedikleri kebapların, kavurmaların, et yemeklerinin hayvanlardan geldiğini düşünmezler, bu derece çelişki içindedirler. Kurbana karşı çıkanların inekleri kutsal sayan Hindular yahut Noel'de hindi kesen Hristiyanlar olduğunu........
© Gazete İpekyol
