menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İngiltere Filistin’de manda yönetimini yeniden canlandırmak mı istiyor?

10 0
18.10.2025

​Ortadoğu’da İsrail’in sınır tanımaz saldırganlığı devam ederken, diplomatik koridorlardan sızan bir gelişme, bölgenin geleceği üzerindeki kara bulutları yoğunlaştıracak cinsten;

​"Fransa ve İngiltere, BM'de Gazze güçlerinin belirlenmesine ilişkin planları netleştiriyor."

​Bu sadece bir haber değil, aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel güvenliğini doğrudan ilgilendiren yeni bir tehdidin işaret fişeği gibi...

Paris’ten yükselen bu ses, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Pascal Confavreux’nün ağzından, misyonun BM Güvenlik Konseyi kararıyla resmileşmesi gerektiğini ilan etmesi, uluslararası vesayet planının fiili hazırlığına dikkat çekiyor.

Bu uluslararası askeri kuvvet arayışı, ardında berrak bir şüphe barındırıyor.

Uluslararası hukuku hiçe sayan ve ambargolara kayıtsız İsrail’in yanına bir de ‘BM şemsiyesi’ eklenirse, bu gücün amacı, saldırganlığı dizginlemek mi olacak yoksa İsrail’in jeopolitik çıkarlarını perdelemek için bir kalkan görevi mi görecek?

Niyet ikincisiyse, bölgede İsrail’i durduracak bir kuvvet kalmayacağı aşikâr. Bu plan, masumiyeti örten tehlikeli bir enstrüman gibi çalınıyor.

Özellikle Gazze Ateşkesi ile birlikte Uluslararası İzolasyondan sıyrılma fırsatı yakalayan İsrail için Uluslararası İstikrar Gücü hiç masum gelmiyor.

​İSTİKRAR GÜCÜ: TONY BLAIR VE İNGİLTERE’NİN GİZLİ AJANDASI

​Bu uluslararası misyon planının kamuoyuna yansıması, akıllara hemen önceki Gazze Planı'nın tartışmalı figürü olan Tony Blair’in ismini getiriyor.

Bilindiği üzere, o planda Tony Blair'in adı geçmiş ve hatta Trump, bu ismin bölgede kabul görmeyeceği endişesini taşımaktaydı.

​Şimdi, Fransa ve İngiltere’nin, “BM'de Gazze gücünün belirlenmesine ilişkin acil plan..." üzerinde yoğunlaşmaları özellikle İngiltere'nin rolüne dair şüpheleri derinleştirecek gibi... Bu konuda ABD, batı ile koordinasyon halinde...

İngiltere'nin bu diplomatik çabadaki nihai hedefi ne?

Bu muğlaklık, Türkiye’nin planlara yaklaşımını azami dikkat gerektiren bir seviyeye taşıyor.

İşte tam bu........

© Gazete Damga