İsrail’in kara harekatının başladığı salı günü zaten bombalamalarla harabeye dönmüş Gazze’den 350 bin kişinin tahliye edildiğini duyurdu Netanyahu.

Geride açlıktan ölen bebeklerini ve yakılmış evlerini bırakarak, ellerinde kalan çul çaputu derme çatma araçlarla taşıyarak ya da yayan, bilinmeze doğru giden Gazzelilerin uluslararası basına yansıyan görüntüsü komşu devletlerin ve dünya liderlerinin seyrettiği bir utanç tablosu. Faşist Netanyahu ABD’den, İngiltere’den, Fransa’dan aldığı ağır silahlarla Filistin’i bombalamaya başladığında hepsi oradaydı! Trump ve Macron Netanyahu’nun bizzat sırtını sıvazlamış, birçok devletten İsrail’e destek açıklamaları gelmiş, Ortadoğu’nun Müslümanlıkta yarışan iş birlikçi devletleri de üç maymunu oynamayı tercih etmişti.

Geçen yaz, eğer gerekli adımlar atılmazsa, eylül ayı içinde Filistin’i devlet olarak tanıyacaklarını açıklayan ABD yancısı devletler halksız bırakılmakta olan coğrafyayla adeta dalga geçtiler. Gerekli adımları iki yıl boyunca atmayanlar kendileri değilmiş gibi. Temmuzda yayımlanan New York açıklamasına imza atan 15 ülke diğerlerini de çağırmaktaydı. “İki demokratik devlet olarak İsrail ve Filistin’in uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler (BM) kararlarıyla uyumlu, güvenli ve tanınmış sınırlar içinde yan yana barış içinde yaşadığı iki devletli çözüm vizyonuna sarsılmaz bağlılığımızı yineliyoruz ve bu bağlamda Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nin Filistin otoritesi altında........

© Evrensel