menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Erdoğan-devlet çözeltisi: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi

25 8
05.05.2025

Osmanlı devlet düşünce ve pratiğinin en sarih, en yalın ifadesi bu olsa gerektir: 16-17. yy Kadısı ve Şair Nevizade Atayî’den yardım alarak yazayım ya zümrüt yeşili kanatları, albenili sorgucuyla durup dinlenmeksizin uçabilen hüma (umay) kuşunun sâye-i devleti (talihinin, bahtının gölgesi) konacaktır başa ya da zâğ u zagan (yırtıcı kuşlar; çaylak, kuzgun) leşe. Hümâyun kavramının (Dîvân-ı Hümâyun, Orduyu Hümâyun gibi) hümadan gelmesi gibi Osmanlı VİP’inin sarıklarına taktıkları sorguçların da hümayı sembolize ettikleri düşünülür. Velhasıl, Osmanlı demosunun (padişah/şehzadeler de dahil Osmanlı bürokratının) beka-fenâ ve taht-tabut arasındaki gelgitleri bu darbımeselle betimlenir.

Diyeceksiniz ki yıl 2025 ama devlet hâlâ yakınında yöresinde konuşlanabilenlere pervasızca, nobranca, küstahça kullanabilecekleri güçler bahşeden bir talih kuşu; ve, ve hâlâ siyaset denilen şey de beka (makam odası) ile fena (Silivri hücresi) arasında salınmaya devam ediyor. Bunlar önemsiz değil, ancak, demek istediklerim -yazının konusu- farklı.

Devletin hüma teşbih edilmesini de talih/baht ve devlet arasındaki analojiyi de kenara koyalım bir yol. Ahir zaman devleti sadece bir toplumsal kurum. Esası, temel yapısı bir kanun-i esasî ile -anayasayla- çatılan; neyi, nasıl yapacağı -icra edeceği- ulusal meclisin çıkardığı kanunlarla teşri olunan, yasalaştırılan; bizim vergilerimizle soluk alan; yargı organının gözünün alıcı kuş misali icranın üzerinde olduğu bir sosyal mekanizma. Artık devlet(i) için var olan, devletin arkasında hizalanmış, ona tabi olan, devletin tebaası olan insanlar yok;........

© Evrensel