menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Paydaş Kapitalizmi

15 1
yesterday

Hafta sonu İstanbul’daydım. İki farklı ve birbirinden keyifli organizasyona katılma şansım oldu. İlki yirmi altı sene önce mezun olduğum İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Mezunlar Cemiyeti’nin 1994 yılından bu yana düzenlemekte olduğu “Karıncalar Günü”ydü. Organizasyonda elli yıllık mezunlara şükran plaketi yanı sıra yirmi beş yıllık mezunlara da anı sertifikası verildi. Bir yıl gecikmeli de olsa ben de anı sertifikamı aldım. Organizasyon temsili bir ders de içeriyordu. Bu seneki dersi Türkiye’nin önde gelen akademisyenlerinden ve elli yılı devirmiş Fakülte mezunlarından Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu verdi. Mezun olduğu 1970’lerden bugüne global ölçekte yaşanan sürece dair genel bir anlatıyı takiben Kalaycıoğlu, günümüz kapitalizminden -sanıyorum o bunu kapitalizm olarak görmüyor, anladığım kadarıyla Hoca kapitalizmi daha ziyade regüle edilmiş, ideal bir form olarak düşünüyor- duyduğu hoşnutsuzluğu dile getirdi. Konuşmasının sonunda ise bu sürecin içinden çıkılabilmesi noktasında özellikle COVİD-19 döneminde ne olacak bu kapitalizmin hali tartışmalarının yükseldiği bir dönemde öne çıkan ancak Trump siyasetiyle gölgede kalan “Hissedar kapitalizmi vs. Paydaş Kapitalizmi” tartışmasına referans verdi. Anlaşıldığı kadarıyla Hoca’nın aklında Paydaş Kapitalizmi bir alternatif olarak beliriyor… Peki nedir bu tartışma…

Ekonomik kriz, iklim değişikliği, demokrasi sorunu, COVİD 19 vb. süreçler yakın dönemde bir kez daha kapitalizmin geleceği tartışmalarını gündeme getirdi. Kapitalizmin verili işleyişinden duyulan sıkıntılar kapitalizme dair sorgulamaları artırdı. Sistemi aşma yönündeki arayışları bir yana koyarsak bu konjonktürde sistem içi dönüşüme dair sorgulamalar da öne çıktı.

Bu sorgulamalardan biri, “shareholder capitalism” (hissedar kapitalizmi) ile “stakeholder capitalism” (paydaş kapitalizmi) arasındaki dönüşümdür. Milton........

© Evrensel