menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Şara’nın Suriye’si mi, halkların Suriye’si mi?

46 3
monday

AKP iktidarı, Suriye savaşının başından itibaren radikal İslamcı silahlı örgütleri destekleyen, onlar üzerinden sahada vekalet savaşı yürüten pozisyonda oldu. Daha önce Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), şu anda da Suriye Milli Ordusu (SMO) diye ifade edilen örgütlerin eğitip donatılması için, onların düzenli maaşları için ayrılan bütçe ‘milli güvenlik siyaseti’nin gereği gibi sunulurken, grevleri yasaklanan işçilerin önüne ‘milli güvenlik’ bahanesi konuldu.

Peki Ankara’nın, Şara’ya kol kanat germe biçiminde süren bu politikası Türkiye halklarının çıkarına mı? Trump’ın, Esad’ın devrilmesiyle Suriye’nin, Rusya ve İran ekseninden koparılmasından duyduğu memnuniyeti ifade ederken Erdoğan iktidarını bu süreçteki ‘marifetinden’ ötürü övmesi, AKP iktidarı ve medyası tarafından bir başarı hikayesi olarak iç politikaya tahvil edildi. O gazla Şara’ya yatırıma daha bir hız verildi. Ve bugün elde Arap Alevi katliamı ile Dürzi katliamının kanı olan bir Şara yönetimiyle işlerin yürüyemeyeceğini fark ettikleri için kritik toplantı sahası olarak Paris’in belirlenmesi biri tesadüf değildi.

Çünkü batının en büyük emperyalist ülkelerinin siyasi ve mali yatırımlarını, ‘istikrara’ yönelik adım atmak yerine bol bol kan dökerek harcayan bir yönetim performansıyla yol almanın imkanı da yok. Açıkçası bunları vicdanı, etik ve insanı bir boyut olarak da söylemiyoruz. Bugüne kadar Şara’ya destek veren Batılı güçlerin öyle bir derdi de yok. Batıdaki burjuva devrimin insani dönüşüm........

© Evrensel