Yağma ekonomisinin rantiye politikası
Erdoğan’ın “baş danışmanları”ndan Saral, birbiri ardına patlak veren skandalların saray yönetimi ve AKP ile bağının “olmadığını göstermek” için sıraya giren görevlilerden biri olarak ‘ahlaki ajitatif’ bir açıklama yaptı. Şöyle diyordu Oktay Saral: “Milletin adamı Erdoğan’ın mücadelesi; lüks sofraların, şatafatın, makam kapılarında kartvizit pazarlayanların değil, milletine hizmet eden samimi kadrolarındır. Cumhurbaşkanımızın adını kendi çıkar düzenine perde yapanlara açıkça söylüyoruz: Bu dava ne sizin çantanıza ne de şahsi menfaat hesaplarınıza sığar! Devletimizin kudreti ve milletimizin iradesi, bu tür istismarcılara asla geçit vermeyecektir.”
Saral bu açıklamayı, iktidarın CHP belediye yönetimlerine karşı yürüttüğü sistematik operasyonların aynı zamanda bir itirafçı-tahliye şebekesi oluşturup milyon dolarlarla rant sağlamaya çalışan yandaş gazeteci, avukat vb. kişilerin durumunun, bürosunu saray mimarisiyle gösterişli kılıp altın varaklı koltuklarda resim çektiren bir avukatın tutumuyla açığa çıkması üzerine yaptı. Ama ilginç bile sayılmaz, Saral’ın ve sıraya girerek açıklamalara açıklama ekleyen iktidar politikacılarıyla gazetecilerinin kötülük işareti gösterdikleri her sözcük ve cümlenin içerdiği ne kadar çürütücü anlam varsa, bu iktidarın pratiğinde ‘sokağa dökülmüş’ durumdadır.
Ne C. Duman’ın gösterişli bürosu ilk kez görünür olmuştur ne de “makam kapıları”nın kartvizitle açılıp makam koltuklarına yandaş bürokratların, sahte diplomalı taallukat mensuplarıyla tarikatçı meczupların oturtulmasına ilk kez rastlanıyor. Tüm diğerleri gibi kapitalist çarkın çevrilmesiyle görevli burjuva iktidarı da........
© Evrensel
