Kaybedenlerin anatomisi: Ağır Roman!
Bazı filmler, yalnızca bir hikâye anlatmaz, bir ülkenin bilinçaltını kazır. Metin Kaçan’ın kalemi ve Mustafa Altıoklar’ın kamerasından çizilen Ağır Roman filmi tamda böyle bir eserdir. Bu film, bir aşk hikâyesinden çok, bir ülkenin tutkulu ama yorgun kalbinin portresidir.
Altıoklar’ın kamerası Kolera’nın arka sokaklarında dolaşırken, aslında İstanbul’un değil, Türkiye’nin nabzını tutar. Çünkü Kolera, yalnızca bir semt değil, sistemin unuttuğu, toplumun dışa ittiği bütün insanların coğrafyasıdır…Burada herkes yaralıdır. Kadınlar birer kader tutsağı, erkekler delikanlı olmanın yükü altında ezilmiş modern kölelerdir. Aşk bile özgür değildir bu sokakta, aşk bile damgalıdır.
Ve Salih, o kırık kahraman… Bir mahallenin değil, bir ülkenin vicdanıdır adeta.
Salih’in hikâyesi bir aşk hikâyesi değildir aslında. Ssevmenin, sevilmenin, insan kalmanın imkânsız olduğu bir düzenin hikâyesidir. Yıkık evlerin, paslı kapıların, dövülmüş sokak lambalarının gölgesinde geçer bu hikâye. Ve hiçbir şey gerçekten uzak değildir. Hayatın sert gerçeklerini, aynı sertlikle çarpar yüzümüze.
Burası, Nuri Bilge Ceylan’ın pastoral yalnızlığı gibi değildir.
Mustafa Altıoklar’ın terli, karanlık, kirli kompozisyonudur. Ceylan filmlerinin karakterleri ve kadrajları susarak anlatır anlatacağını. Burada ise gözümüzün içine bağıran bir resim vardır. Orada yağmur şiirseldir, burada ise çamurdur. Orada sessizlik anlamdır, burada ise sessizlik korkudur, korkunçtur…
Mustafa Altıoklar, Ağır Roman ile yalnızca bir öyküyü değil, Türkiye’nin “ağırlaşmış” ruhunu anlatır.........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein