menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yargının gölgesinde: Güven mi, korku mu?

8 2
04.02.2025

Yargı, toplumun temel taşlarından biridir. Adaletin tecelli ettiği, hakların korunduğu, suçluların cezalandırıldığı ve masumların güvence altına alındığı bir mekanizma olması gerekir. Ancak günümüzde, yargı bu idealden uzaklaşarak adeta bir korku aracına dönüşmüş durumda. İnsanlar adalete olan inançlarıyla değil, başka çareleri kalmadığı için mahkemelerin kapısını çalıyor. Dahası, adalet arayışı yerini, hukuku kendi çıkarları doğrultusunda kullanma çabasına bırakmış görünüyor. Bu çarpık düzen, yargının toplumsal güvenilirliğini derinden sarsıyor.

Bugünün Türkiye’sinde bu tablo, pek çok örnekle kendini gösteriyor. Adaletin gecikmesi, adaletsizliğe dönüşüyor; süreçler yıpratıcı bir savaş alanına evriliyor. Yıllarca süren davalar, delil yetersizlikleri ve usulsüzlükler, hukukun üstünlüğü yerine, bürokratik çıkmazları ve tükenmişliği getiriyor. Sonunda, adaletin yerini, hukuki süreçleri bir silaha dönüştüren taktikler alıyor.

Siyaset ve yargının iç içe geçtiği vakalar, yargıya duyulan güvenin en büyük sarsıntılarından biri. Son yıllarda Türkiye’de siyasi davalar giderek artarken, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı konusunda ciddi soru işaretleri doğuyor. Hukukun üstünlüğü, yerini siyasi hesaplaşmalara mı bırakıyor? Muhalif seslerin bastırılması için yargının bir araç haline geldiğine dair haklı endişeler büyüyor. İnsanlar, yargının siyasi baskılardan bağımsız olmadığını........

© Elips Haber