İstanbul’a güzelleme: Bir şehre sadakat
İstanbul, seni hiç aldatmayacağım! Bunu hiç unutmamanı istiyorum. Belki yüzlerce kez söyledim, bazen de yazdım. Her defasında içimde aynı özlem, aynı tutku… Çünkü sen, sadece doğduğum şehir, çocukluğum, gençliğim değilsin; sen hayatımın ta kendisisin.
Senin sokaklarında büyüdüm, senin sesinle uyandım sabahlara. Galata Kulesi’nin sokağındaki evimde, kulenin gölgesinde hayaller kurdum, gençliğimi Boğaz kıyılarında bıraktım. En büyük hayal kırıklıklarımı senin kaldırımlarında yürüyerek atlattım.
Şair Kavafis’in dediği gibiydi her şey:
"Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın. / Bu şehir arkandan gelecektir. / Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın. / Aynı mahallede kocayacaksın; / aynı evlerde kır düşecek saçlarına. / Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda."
Dedim ya öyle de oldu. Hangi şehri gezersem gezeyim, hangi kıtaya adım atarsam atayım, senin silüetin peşimi bırakmadı. İstanbul, sen benim içimde yankılanan bir şiir, dinmeyen bir melodi, her zaman döneceğim tek limansın.
Başka kentler, başka sokaklar… Nice şehirleri adımladım. Kimi görkemli, kimi büyüleyici, kimi mistik… Ama hiçbirinde sende hissettiğim sıcaklığı bulamadım. Ne kadar uzaklara gitsem de dönüp dolaşıp yine sana geldim. Çünkü........
© Ekonomim
