Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi, Cumhuriyet’in kuruluş döneminde yönetim ve finans merkezi olan Ulus’un simgesel yapılarından biri. Ne zaman kapısından adımımı atsam zamanın nasıl aktığını unuturum. Duvarlar, bir milletin bağımsızlık hikâyesini fısıldar… Her köşede, her eserde, o günlerin heyecanını, coşkusunu ve zorluklarını hissederim.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1924 yılında kurulan Türkiye İş Bankası, millî iktisat tarihi açısından büyük önem taşıyan bugüne kadarki birikimini toplumla paylaşmak üzere Ankara Ulus’taki tarihi binasını müzeye dönüştürmüştü. Müzeye verilen isim, Atatürk'ün 'askeri zaferler ancak iktisadi zaferlerle kalıcı olabilir' vizyonunun bir yansımasıydı. Bu tarihi yapı ve bünyesindeki Atatürk Kütüphanesi geçmişten geleceğe uzanan bir bilgi köprüsüydü.

Mimar Guilio Mongeri tarafından tasarlanan müze binası, Osmanlı ve Rönesans üsluplarının izlerini taşırken, cephesindeki Art Nouveau detaylarıyla gözalıcı bir mimariye sahip. Ulusal mimari akımını yansıtan yapı, çatısındaki vitrayla da dikkat çekiyor. Oval biçimli ana holün üzerindeki vitray, binaya günışığını taşırken mitolojide para ve ticaretle ilişkilendirilen Hermes figürüyle bir dönemin ruhunu da yansıtıyor. Biz de bu vitrayın altında konuşuyoruz. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen ve İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten ev sahipliğinde gerçekleştirilen basın davetindeyim.

Bu haberin ve köşemizdeki diğerler yazıların ayrıntıları için lütfen https://www.ekonomim.com/yasam-keyfi adresine........

© Ekonomim