İki yıllık kazanımlar boşa gitti
Mehmet Şimşek Maliye Bakanlığı görevini Nureddin Nebati’den devralırken aynen şunları söylemişti:
“Türkiye’nin rasyonel zemine dönmek dışında çaresi kalmamıştır.”
Rasyonel zemine eksik yönler bulunsa da dönüldü.
- Enflasyonun çok altında tutulan faiz artırılmaya başlandı ve politika faizi ilk etapta yüzde 8,5’ten yüzde 15’e çıkarıldı. Faizin yavaş yavaş artırılması daha sonra çok eleştiri konusu oldu ama tercih bu yönde kullanıldı.
- 2023 seçimlerinden önce neredeyse tümüyle yatay seyreden döviz bırakıldı ve o yılın haziran ayında yüzde 25’i bulan bir kur artışı yaşandı. Bunun sonucu olarak da yazın göbeğinde, temmuz ve ağustos aylarında yüzde 9,49 ve yüzde 9,09 gibi, normal aylarda bile görülmeyen ölçüde fiyat artışı oldu. Gerçi bu artışlar 2024 için baz etkisi sayesinde yıllık oranın düşmesini sağlayan bir etki de doğurmadı değil.
- Maliye Bakanı Mehmet Şimşek adeta dünya turuna çıktı. Şimşek kimi zaman Merkez Bankası Başkanlarıyla, kimi zaman tek başına dünyanın önemli finans merkezlerini dolaştı. Amaç döviz bulmaktı, belki daha önemlisi dövizin öyle fırlayıp gitmeyeceği algısını oluşturmak ve bu sayede KKM’deki çözülmeyi ve buradan çıkacak parayı Türk parası cinsi enstrümanlara yöneltebilmekti. Bu büyük ölçüde başarıldı da... KKM, hem alınan bir dizi önlemlerle cazip olmaktan çıkarıldığı için, hem de alternatif araçların getirisi arttığı için gözden düştü. Öyle ki, bir yandan faizin yüksek seyretmesi, diğer yandan faize de bağlı olarak dövizin çok az yükselmesi sayesinde 2024’te Merkez Bankası KKM için neredeyse hiç kur farkı yükü altına girmedi.
- Vatandaşın elindeki dövizi satarak TL’ye dönmesi ve ihracatçıların elde ettikleri dövizin bir kısmını Merkez Bankası’na devretmelerinin etkisiyle bir dönem eksi 50-60 milyar dolarlar düzeyine kadar gerilemiş olan........
© Ekonomim
