Türkiye’nin yumuşak gücü: Tarım diplomasisi
Küresel krizler ve özellikle de bölgemizdeki yüksek tansiyon; ülkemizin daha güçlü olmasını ve kendine yetebilmesini zorunlu kılıyor. Artan tehditler, savunma sanayiinde yerliliğimizi yüzde 84’e yükseltti.
Bu silah gücünün yanı sıra yumuşak güç olarak adlandırabileceğimiz gönül coğrafyamızdaki ağırlığımız bir başka önemli gücümüz. Stratejik açıdan, enerji ve silahın yanına artık gıdanın da eklenmesi gerektiği konusunda herkes hemfikir. Tarımsal ekonomide dünyada ilk 7 ülke arasında olduğumuz tarım, en büyük yumuşak gücümüz olarak kabul ediliyor.
Bugün maalesef gıda artık bir silah olarak kullanılıyor. Hemen yanı başımızda, soykırımcı İsrail, silahla ele geçiremediği Filistin’i, onları açlığa mahkum ederek gerçekleştirmeye çalışıyor. Aslında İsrail saldırılarının bir hedefi de tarımsal alanları, sulama tesisleri, ekmek fırınları ve gıda kuyruklarındaki Filistinliler oldu hep. Açlığın bir silah olarak kullanılması insanlık dışı olmakla birlikte bir ablukada dayanabilmek için temel gıdada kendinize yeterliliği öncelemeniz gerektiği gerçeğini değiştirmiyor.
Son zamanlarda İsrail tehdidine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Güçlü ülke; sadece ordusu, ekonomisi, diplomasisi güçlü ülke değildir. Güçlü ülke; tarım, hayvancılık ve gıda alanlarında da kendini ispatlamış........
© Dünya
