Her çabanın bir anlamı var
Yumurtadan çıkar ipekböceği… Dallardan birine tırmanır, kendini oraya sabitler. Sonra başını sekiz çizer gibi oynatarak salgıladığı ipekle kozasını örmeye başlar. Dört gün boyunca, yaklaşık 130 bin kez aynı hareketi tekrar eder. Yorulmaz, şikâyet etmez. Çünkü çaba onun doğasında vardır. Kozasını tamamlayınca neredeyse tükenmiştir ama amacı hâlâ vardır. Krizalite geçer, sabreder. Sonra içten gelen bir kuvvetle kozasını deler. Ve sonunda kelebek olur. Gücünü, o zahmetli süreçten alır. Uçabilmesinin ön koşulu, bu mücadeleyi vermesidir. Uğruna harcanan her emek, dönüşümün vazgeçilmez parçasıdır.
Bir gün, kırda yürüyüş yapan bir adam bir dalda neredeyse açılmak üzere olan bir koza görür. Sabırla bekler. Saatler geçer ama kelebek dışarı çıkamaz. Adam, onun artık yorulduğunu ve yardıma ihtiyacı olduğunu düşünerek kozadaki deliği büyütür. Kelebek kolayca çıkar ama kanatları buruş buruş, bedeni zayıftır. Oysa doğası gereği, dar delikten çıkarken göstereceği çaba, kanatlarındaki sıvıyı harekete geçirecek ve uçmasını sağlayacaktı. Yardım, onun uçma ihtimalini elinden alır. İyi niyetle yapılan bu müdahale, kelebeğin hayatta kalma becerisini yok etmiştir.
Yönetimde, eğitimde, ebeveynlikte bu durumun benzerlerini yaşarız. Kimi zaman karşımızdakinin çözmesi gereken........
© Dünya
