menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Uykunuzu Gazze mi Yoksa Tuttuğunuz Takımın Yenilgisi mi Daha Çok Kaçırıyor?

12 0
07.04.2025

Peygamberlere indirilen şeriatın tarihsel süreç içinde değişmesi, “değişmez olanın “şeriat” değil, “din” olduğu yönünde” bir görüş ortaya çıkarmıştır. Elbette, İslam'ın kanunları, insanlığa sunulan mükemmel ve son şeriattır. Ama İslam bize, geniş ve uygulamalı bilgi kütüphanesi ve farklı renkleri harmanlayan bir kültür meydanı da bırakmıştır. Bu uygulamalar, mezheplerle, tarikatlarla, müctehidlerle, ekollerle farklı coğrafyaların farklı şartlarına, zamanın konjonktürüne göre davranma kolaylığını ve deneyimini kazandırmıştır. Böylece önümüzde zengin ve rengarenk bir hayat deneyimi oluşmuştur.

İnsanlar, zamanın ve coğrafyanın çocuklarıdır. Onun için cephede ayrı, cephe gerisinde ayrı, İslam toplumunda ayrı, zulüm veya küfür toplumlarında ayrı programlar uygulama zorunluluğunun doğması doğaldır. (Doğal olmayan, ayrı bir zaman dilimi, ayrı bir siyasi ortam için hazırlanmış programları şimdiki zamanın içine zorla yerleştirme ısrarıdır.) Mesela Üstad Bediüzzaman, düşünce dünyasının ürünlerini, zamanın iman açlığı ihtiyacını ve siyasal konjonktürünü hesaba katarak derlemiştir.

Elhamdülillah, zamanına ve yaşadığı coğrafyanın şartlarına uygun programlar hazırlayan müctehidlerimiz çok var. Ama üzerinde durmak istediğimiz alim Harran’lı İbn-i Teymiyye’dir. Kendisi çok tartışıldı, hala tartışılıyor. Fikirlerinin........

© Doğruhaber