Gazze’deki ateşkes buraya kadar mı?
İsrail’in 7 Ekim 2023’ten itibaren Gazze’ye yönelik başlatmış olduğu saldırılarının üzerinden 15 ay geçtikten ve bu süre zarfında İsrail; 60 binden fazla Filistinliyi katledip, 100 binin üzerindekini yaralayıp ve 1,5 milyonunu da yerinden ederek büyük bir soykırıma imza attıktan sonra Mısır, Katar ve ABD’nin ara buluculuğunda yapılan görüşmeler neticesinde Hamas ile İsrail arasında 19 Ocak’ta yürürlüğe giren altışar haftalık 3 aşamalı ateşkes ve rehine takası anlaşmasının ilk aşaması, 1 Mart tarihi itibarıyla sona erdi.
Ancak anlaşma gereği, ikinci aşama için ilk aşamanın 16. gününden itibaren başlayacak müzakereler İsrail tarafının ipe un sermesi nedeniyle bir türlü başlayamadığı için 2 Mart’tan itibaren başlayacak ve İsrail’in tamamen Gazze’den çekilmesini öngören ikinci aşama da hâliyle başlayamadı.
Aslında ilk aşama bile İsrail’in türlü ayak oyunları nedeniyle zar zor tamamlandı denebilir. Zira İsrail’in, verdiği taahhütleri yerine getirmeyerek anlaşmayı sık sık ihlal etmesi yetmiyormuş gibi Trump’ın kendinden menkul Gazze planını açıklaması üzerine de Hamas, rehinelerin serbest bırakılmasını askıya almak zorunda kaldı. Hatta bunun üzerine sert bir açıklama yapan Trump, Hamas’ın tüm rehinleri serbest bırakmasını, aksi takdirde kıyametin kopacağını bile söyledi.
Ancak tüm bu süreç boyunca anlaşmaya bağlı kalan Hamas, Trump ve Netanyahu’dan gelen tehditlere kulak asmadan Mısır ve Katar üzerinden yürüyen müzakerelerde İsrail’den sürecin devamına yönelik garantiler alınca anlaşmaya kaldığı yerden devam edip daha önce taahhüt etmiş olduğu dört rehineyi serbest bırakarak İsrail ve ABD’ye diplomasi dersi verdi.
Bu gibi aksaklıklara rağmen birinci aşamada Hamas; 25’i sağ ve 8’i ölü olmak üzere 33 İsrailli rehineyi serbest bırakırken İsrail de 1700 Filistinli tutukluyu serbest bıraktı. Eğer ateşkes anlaşması planlandığı gibi devam etseydi Hamas, elinde kalan 59 rehineyi de ikinci aşamada serbest bırakacaktı.
Ancak İsrail’in, ikinci aşamada Gazze’den tamamen çekilmesi gerektiği için bu konuda ayak direttiği ve tamamen çekilmesini öngörmeyen ama Hamas’ın da kalan rehineleri serbest bırakmasını mümkün kılan yeni bir formül peşinde olduğu söyleniyordu ve gelişmeler de bu şekilde tezahür etti.
15 Ocak’ta, henüz Trump başkanlık görevine başlamadan bölgeye gönderdiği Orta Doğu özel temsilci Steve Witkoff’un da Netanyahu üzerindeki baskısıyla mutabakata varılan, Mısır ve Katar ile birlikte ABD’nin de garantör olduğu mevcut ateşkes anlaşması duyurulmuş iken şimdi anlaşmanın garantörlerinden
biri olan ABD’nin yan çizdiğini ve anlaşmanın İsrail’in talepleri doğrultusunda revize edilmesini istediği anlaşılıyor.
Adına da Trump’ın özel temsilcisine atfen “Witkoff Planı” denilen........
© Diriliş Postası
