İslamofobi ile mücadelede özür dilemeci yaklaşımı terk etmeliyiz
İslamofobi konusu ne zaman gündeme gelse İslamofobi ile nasıl mücadele etmemiz gerektiği sorulur.
Verilen cevaplardan birisi de İslam’ın aslında bir barış dini olduğu ve kendimizi dünyaya anlatamadığımızdan dolayı İslam’ın yanlış anlaşıldığı iddiasıdır.
Hâlbuki her şeyden önce İslamofobi’nin temelinde siyasal bir tutum ve davranış bulunduğunu, arkasında bir hesap barındırdığını ve bir ırkçılık türü olduğunu bilmemiz lazım.
İslamofobi ile mücadele etmenin yöntemi kesinlikle “apolojetik” bir yaklaşıma sahip olmak değil. Yani “özür dilemeci” bir tavırdan vazgeçmemiz lazım.
“Biz kendimizi dünyaya anlatamıyoruz, Müslümanlar da zaten çok cahil, çok eğitimsiz. Biz aslında iyi insanlar olsak, iyi Müslümanlar olsak, ah kendimizi daha iyi anlatsak bunların hiçbiri başımıza gelmez”. Bu tamamen safiyane bir yaklaşım; bunu söylememiz gerekir.
Müslümanları hedef alan İslamofobi’nin Müslümanların realitesiyle bir alakası yok. Evet, İslam dünyasının tonla problemi var. Kadına şiddetten tutun da radikalleşmeye kadar birçok konuda problemimiz var.
Peki bütün bu şeytanlaştırmaya, düşmanlaştırmaya biz bunlardan dolayı mı maruz kalıyoruz diyorsanız kesinlikle hayır.
Çünkü İslam dünyası üzerinde bambaşka bir operasyon yürütülüyor. Aynı sorunlar başka toplumlarda da var ama bütün spotlar Müslümanların üzerinde. Neden?
Terörizm........
© Diriliş Postası
visit website