menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DÜNYA SÜRGÜN YERİ DEĞİLDİR

10 10
13.02.2025

İnsan, dünyaya rastgele gelmiş bir varlık değildir. Yaratılışının bir amacı vardır ve bu amaç, İslam’ın temel kaynaklarında Allah’a kulluk etmek olarak açıkça belirtilmiştir. Kurani hakikatler ve Peygamberi tarifler dünyanın anlamını ortaya koymaktadır. Hz. Adem'in dünyaya gönderişinden hareketle dünyaya "sürgün yeri" demek doğru değildir.

Kur’an-ı Kerim’de dünya hayatı, bir oyun ve eğlence olarak nitelendirilirken (Ankebût, 64), esas yurdun ahiret olduğu vurgulanmaktadır. Ancak bu, dünyanın anlamsız olduğu anlamına gelmez. Dünya, insanın Allah’a kulluk sınavından geçtiği bir imtihan yeridir. Yüce Allah bu konuda; “O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır.” (Mülk, 2) buyurmaktadır.

İnsan, dünya hayatında serbest bırakılmamış, bir amaç doğrultusunda yaratılmıştır. “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zâriyât, 56) buyurularak bu amaç Kur’an-ı Kerim’de "Kulluk" olarak bildirilmiştir. Bu ayet açıkça gösteriyor ki insanın varoluş amacı, Allah’a kulluk etmektir. Dolayısıyla dünya, bir sürgün yeri değil, bir kulluk sahasıdır.

Bazı kimseler, Hz. Âdem’in cennetten dünyaya gönderilişini “sürgün” olarak değerlendirir. Ancak Kur’an’da bu, bir ceza değil, Allah’ın takdir ettiği bir süreç olarak anlatılır ve “Dedik ki: Hepiniz oradan inin! Size benden bir hidayet........

© Denge