menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Deprem ensemizde: 40 milyar dolarlık sessizlik

11 1
25.04.2025

Yahu deprem bangır bangır, “Geliyorum, ensenizdeyim” diyor. Önceki günkü 6.2 büyüklüğündeydi. Marmara Denizi’ndeydi. İstanbul ilçelerinde hissedilen şiddeti 4.3 ila 5 arasında oldu. Hepimiz feci sallandık, korktuk. Ama beklenen asıl büyük İstanbul depremi için tahminler 7.4 büyüklükte. Hissedilecek şiddeti ise 8. Yani önceki gün yaşadığımızın en az 2 misli.

Peki kurbanlık koyun gibi bekleyecek miyiz? Gidebilenler kendilerini başka kentlere atacak ama büyük çoğunluk?

Önce şunu vurgulayalım: Deprem tek başına bir felaket değil, bir doğa olayıdır. Bu doğa olayını “felaket” haline getiren o doğa olayının içinde bulunduğu mekân ve zamanın hâkim ekonomik ve sosyal yapısıdır. Bu durum bütün “doğal felaketler” için geçerlidir.

Elazığ depremi, Erzincan, Van depremleri... 1999 Kocaeli depremi, 2020 İzmir depremi, 6 Şubat 2022 Antakya depremi... Onca acı, onca kayıp, hâlâ evsiz insanlar... Nelerin yapılmadığını konuşup duruyoruz. Ama arpa boyu yol alamıyoruz. Üstelik bunu da pek dert edinmiyoruz belli ki çünkü yeni bir deprem yaşanana kadar umurumuzda bile olmuyor.

- Deprem kuşağında yer alan ve her şiddetli depremi büyük can ve mal kaybı ile yaşayan bir ülke neden bunlardan ders almaz ve bir sonraki depreme neden hazırlıklı olmaz?

- Neden deprem........

© Cumhuriyet