menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Lozan, proje ve komisyon

52 26
26.07.2025

Bu hafta, 24 Temmuz günü, Lozan Antlaşması’nın 102. yıldönümüydü.

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalizmin dayatmasıyla, Türkleri ve Türkiye’yi Anadolu’nun ortalarında dar bir alana sıkıştıran ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından onaylanan Sevr Antlaşması, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün öncülüğündeki Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasıyla geçersiz kılınmış, onun yerine Lozan Antlaşması’yla, Türkiye Cumhuriyeti’nin bugünkü sınırları büyük ölçüde çizilmiş ve güvence altına alınmıştır.

Hem Kurtuluş Savaşı’nın hem de Lozan Antlaşması’nın mimarları olan Atatürk ve İnönü daha sonra, Lozan Antlaşması’nın belirlediği sınırlar içerisinde ve topraklarda, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuşlardır.

Bu nedenle Lozan Antlaşması’nı, Kurtuluş Savaşı’ndan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bağımsız olarak ele almak olanaklı değildir. Lozan Antlaşması’nı sorgulamak, aynı zamanda Kurtuluş Savaşı’nı ve Türkiye Cumhuriyeti’ni sorgulamak anlamına gelir!

Ankara’daki ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın, bir yandan Lozan Antlaşması’nı sorgulaması, bir yandan da Osmanlı İmparatorluğu’ndaki “millet sistemini” övmesi ve son olarak, Ortadoğu’daki güçlü ulusal devletlerin İsrail için bir tehdit oluşturduğunu açıklaması, kabul edilebilir bir durum değildir!

Türkiye’yi ulusal çıkarları koruyan bir........

© Cumhuriyet