menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Açıldım açıldım açılamadım

77 15
30.08.2025

Rahmetli Kamil Sönmez, “Sen bu yaylaları yaylayamazsun” türküsünün ikinci kuplesini kendine özgü Karadeniz ağzıyla şöyle okurdu:

“Açildum, açildum açilamadum/ Terazi ufak idi tartilamadum.”

AKP’nin iktidara geldiği günden beri belli periyotlarla gündeme getirdiği “açılım”ların bir süre sonra kapatıldığını ve sonra yeniden açıldığını görünce dilimize dolandı bu sevimli Trabzon türküsü.

İlki açılım furyasına 2009’da başlayan AKP iktidarı, birbiri ardına önce Kürt açılımı, ardından Alevi açılımı ve sonrasında da Roman açılımı adı altında bir dizi çalıştaylar yaptı. Müzakereler, sunumlar, akil adam heyetleri, raporlar gırla gitti. Sonuç; açıldık açıldık açılamadık.

Önce Kürt açılımında masa devrildi. Açılımın yerini kapalı rejimlere özgü katı bir otoriterlik aldı. Kayyum atamaları, müzakereleri yürüten siyasilere hapis cezaları ile Öcalan’a tecrit uygulaması ile kapı öyle bir kapandı ki bir daha açılacağına dair en ufak bir umut kalmadı. Ta ki Bahçeli, bir sabah uyanıp “Öcalan gelip Meclis’te konuşsun” deyinceye kadar. Aradan tam tamına 16........

© Cumhuriyet