Barış yolu bilimdir, sanattır
Bu başlıkta bir yazıyı yıllar önce yazmıştım. Gazetede hemen her gün sokakların insan kanına bulandığını okuyunca, onu gözden geçirerek yeniden yayımlıyorum.
Yeryüzünde insan çoğaldıkça aralarında azgın savaşlar çıkıyordu. Öyle de olsa insan, en kanlı günlerde bile felsefeden bilime, şiirden romana, heykelden resme gelişim göstererek barışın yolunu açmıştır.
Kurtuluş Savaşı’yla Türkiye’yi çağdışılıktan kurtarıp çağdaş kılan Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyanın birçok ülkesindeki büstlerinin ön yüzüne şu sözü yazılmıştır:
“Yurtta barış, cihanda barış! Milletin hayatı tehlikeye düşmediği sürece savaş cinayettir.”
Barış söz konusu olunca ilk akla gelen, Tolstoy’un Savaş ve Barış romanıdır. Tolstoy, kitlelerin can verdiği Fransa-Rusya savaşında yalnızca insan ölümünü anlatmıyor, evrensel duyarlığıyla bir atın can verişini de insanlığın gözünün önüne seriyor.
Her canlının yaşamaya hakkı olduğu izlenimi yaratan Savaş ve Barış romanının özü şu tümceye dayanır:........
© Cumhuriyet
