menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

XXIV. Dokufest’e buyurmaz mısınız?

16 0
26.07.2025

Dokufest’in Balkan Dox klasmanında yarışacak belgesellerden Bir garip rüya rengi (A strange colour of dream) Yasemin Akıncı’nın imzasını taşıyor. 2025 Türkiye- Fransa ortak yapımı 74 dakikalık belgeselin kahramanı, yönetmenin dedesi Ertil Bey. Festivalin tanıtım sayfasında belirtildiği kadarıyla emekli bir mimar olan Ertil Bey İstanbul’da yaşayıp Türkiye’nin modernizasyonuna yönelik hayaline sıkıca tutunmuş vaziyette.

Şehir inanılması zor bir hızla değişirken Ertil Bey’in hayalini kurduklarıyla hakikat arasındaki uçurum derinleşmekte. 10 sene boyunca dedesini takip eden Akıncı, hafıza, unutma, hayal etme ve yıkım üzerine düşünmemizi sağlarken Ertil Bey’in yaşadığı apartmanın yıkılmaması için verdiği mücadeleye de seyirciyi dahil ediyor.

Gene Balkan Dox kategorisinde yarışan filmlerden Mavi, devrim ve VHS kasetler (Blue, revolution and VHS tapes) belgeselinin yönetmeni Serdar Kökçeoğlu. 2025 Türkiye yapımı filmin süresi 16:44 olup seyirciyi kahramanı Mekin Gönenç’in hayatına dahil ediyor.

Dokufest’in tanıtım sayfasında belirtildiği üzere, Gönenç savaşta pilotluk yapmış, aynı zamanda devrimci ve sinefil. Ordudan ayrıldıktan sonra 1970 askerî rejimine karşı siyasi mücadeleye katılmış, akabinde hayatını sinemaya adamış ve ardında binlerce VHS kaset bırakmış. Kendi emekleriyle ürettiği film eleştirilerinden müteşekkil dergiler aracılığıyla da 20. yüzyılın romantik bir şahsiyetini yakından tanıyoruz.

Dokufest’in Balkan Dox bölümünde yarışan belgesellerden Parlak İstikbal (Bright future), Sekreterlikten sevgilerle (Greetings from the Secretariat), Toprak ve kanatlar (Soil and wings) ve Pist (The track) hakkında malumata İlgili Bianet Yazıları bölümündeki linklerden ulaşabilirsiniz.

Prizren’e gidip festivalin filmlerine ayıracağınız enerjiden ve vakitten ille de feragat etmek istiyorsanız tertipçilerin size hazırladığı gece faaliyetlerine de katılabilirsiniz.

Dokufest’in bu seneki yıldızlarından biri İbadet Ramadani:

Daima (Always) adlı film şiir meraklılarını ziyadesiyle tesir altında bırakacak, olağanüstü bir tecrübeye seyirciyi zarafetle dahil edecek, unutulması zor bir sinema eseri.

2025 Çin, Fransa, A.B.D. ortak yapımı 84 dakikalık belgesel bizi Çin’in ücra taşrasına taşıyor ve anne özlemiyle yanıp tutuşan Gong Youbin’in yaratıcı ruhuyla tanıştırıyor. İstikballe alakalı pek ümidi olmayan bölgedeki birçok çocuğun şiire sarılıp hislerini cömertçe ifade etmeleri filme gayet estetik nüanslarla yedirilmiş.

Yönetmen Chen Deming dikkatli ve hassas tavrını film boyunca sürdürürken masumiyetin kaybedilişini izlemek seyirciye hakikaten de ağır geliyor. Kırsal kesimin güzellikleri filmde siyah beyaz görüntülerin asaletiyle birleşiyor, aynı zamanda “Fakirliğin gözü kör olsun!” dedirtiyor.

Uluslararası uzun metrajlılar arasında yer alan Fiume veya ölüm! (Fiume o morte!) ve Agatha’nın almanağı (Agatha’s almanac) için Bianet’in ilgili yazılar kısmındaki linklere bakabilirsiniz.

Bu bölümde siyah beyaz görüntülerin olağanüstü seviyeye ulaştığı bir diğer belgesel bizi esasen Küba’nın balta girmemiş bataklıklarına sürüklüyor. Tabiatın içinde tek başına takılan usta timsah avcısı Landi’nin performanslarına hayran olmamak ne mümkün!

Eşi Mercedes bir yandan kömür topluyor, bir yandan da otistik oğullarına bakıyor. Hayatları gayet mütevazı olup imkânsızlıklarla yoğrulsa da, aile fertlerinin birbirlerine kenetlenme yoğunluğu gözlerinizin yaşarmasına sebebiyet verebilir.

Muhteşem sinematografi belgeselin atmosferini katmerliyor, sessizlikler insanı büyülüyor.

David Bim’in zarif elinden çıkma Batı’ya doğru, Zapata’da (Al oeste, en Zapata/To the west, in Zapata) katıldığı muhtelif festivallerde ödül almayı sürdürüyor. 2025 Küba, İspanya ortak yapımı 74 dakikalık bu sinema eseri de insanın içinde derin izler bırakan cinsten!

Yönetmen hanesinde Cem Demirer’in adını gördüğümüz Noksan (Absent), 2024 Türkiye yapımı, süresi 23:33 olan bir kısa film. Dokufest’in tanıtım sayfasında yazılanlara göre otuz yaşlarındaki Mert, terk edilmiş gibi duran bir eğlence parkında çalışıyor. İçindeki ikilemle boğuşurken aynı zamanda kendisini baltalamaya çalışan sinsi kişiliğinin de farkında. Film boyunca Mert farklı farklı insanlar ve varlıklarla iletişime geçse de kendi ruhsal sağlığıyla alakalı çalkantıları anlamakta epeyce zorlanıyor. Mütemadiyen suallerine cevap ararken, ruhunun derinlikleriyle temas kurabilmek amacıyla yoğun bir mücadele veriyor ve içindeki gizemlerle tam manasıyla yüzleşme süreci tereddüt ettiği için aksıyor.

Cansu Baydar imzalı Neredeyse kesinlikle yanlış (Almost certainly false) 2024 Türkiye yapımı, 20 dakikalık, Uluslararası Kısalar klasmanında yarışan bir diğer kısa film.

Suriye’deki savaştan kaçmış olan abla Hanna ve erkek kardeşi Nader İstanbul’un harap bir mahallesinde yaşamak zorunda kalmıştır. Hanna bir yandan ekmek parası kazanabilmek amacıyla manikür yapmayı öğrenmekte, diğer yandan da Avrupa’ya göç etmenin hayalini kurmakta.

Bir gece İbo’yla tanışınca, kimliğini ve arzularını kardeşinin ihtiyaçlarıyla kıyaslamak ve dengelemek zorunda kalır.

Yönetmen ve senaryo yazarı hanelerinde Mahsum Taşkın’ı gördüğümüz Garan adlı kısa film de Dokufest’tin kurmaca kısaları arasında yer alıp ödül için yarışanlardan.

İki ülke arasındaki sınır mıntıkasında, gayet çetin şartların baskısı altında ezilmekte olan kahramanımızın enerjisini layıkıyla hissediyoruz. Mağdur olmasına sebebiyet veren müşkül vaziyet moralinin fazlasıyla bozulmasına yol açacak, zamanla her şeyini kaybetme korkusuna dönüşecek.

Mahsum Taşkın’ın yönetmen olarak kotardığı 2020 yapımı Binbir gece birçok ulusal ve uluslararası festivale dahil edilmişti. Garan, Taşkın’ın 2024 Türkiye yapımı 20 dakikalık ikinci kısa filmi.

Kömür madeninin bu kadar estetik biçimde yansıtıldığı eserlere sık sık rastlamak mümkün olmuyor. Kadın sinemacı Randa Maroufi memleketi Fas’ın iktisadi ve siyasi manzarasını madencilere odaklanarak teşhir etmekte muhakkak ki muvaffak oluyor. Lakin bunu hakikaten madenci olan işçilere kendi hayatlarının rolünü oynatarak kotarıyor. 2001 yılında resmen kapatılmış Jerada madenlerinde kaçak kömür avı halen sürmekte olduğundan Randa’nın yarattığı dekorlara madencilerin hızla intibak etmesi hiç de zor olmamış. Gerek montaj, gerek sinematografi, gerek sanat direktörlüğü açısından seyirciyi layıkıyla tatmin eden Maden (L’mina), seyircisine gittikçe artan dozda, bir tiyatro eseri, hatta bir opera izlediği hissini verebilir.

1987 Casablanca doğumlu Randa’nın görsel sanatlardaki eğitimi ve tecrübesinin filmine yansıdığı kesin. 2025 Fas, Fransa, İtalya, Katar ortak yapımı 26 dakikalık sinema eserini tavsiye etmiş olduğum Uluslararası İşçi Filmleri Festivali programcılarının Türkiye seyircisine ulaştırması temennisiyle…

Dokufest’in Kurmaca/Kurmaca olmayan bölümünde Türkiye’den ödüllü Gürcan Keltek’in ilk kurmaca filmi yer alıyor.

Festivalin tanıtım sayfasından filmin kahramanı Akın’ın senelerden beri hastaneye girip çıktığını öğreniyoruz. Uzun zamandır mevzubahis sisteme hapsolmasının getirdiği ruh hali, acımasız, kızgın, stresli sıfatlarıyla betimleniyor.

Terhis olduğundan beri mazisindeki hayatın geri dönmemek üzere geride kaldığının fazlasıyla farkında. Ailesinin yanından ayrılamaz hale gelmiştir; ancak arada sırada İstanbul’daki bazı dinî yapılara ziyaretleri dışarı çıkmasını mümkün kılar. Mevzubahis ziyaretler sırasında Allah’a sığınma çabaları içindeyken ekstaz boyutuna geçer. Bu kutsal binalar, içindeki bazı yapıları tetiklemektedir. Öz varlığıyla bağlantısını kaybederken aklı başka bir gerçekliğe kayar.

2024 Türkiye, Almanya, İtalya, Norveç, Hollanda yapımı Yeni şafak solarken (New dawn fades) filminin süresi 129 dakika.

24.Dokufest’in Dünyadan Bakışlar klasmanında yer alan filmlerden Töhmet (Blame), Helsinki efekti (The Helsinki effect), Savaşla karşı karşıya (Facing war) adlı belgeseller hakkında teferruatlı malumat için İlgili Bianet Yazıları kısmına bakabilirsiniz.

Festivalin çocuklara yönelik Dokukids bölümünde yer alan filmlerden Aç açına (Home cooking) Ahmet Toğaç imzasını taşıyor.

Onlu yaşlarındaki Selma babasının doğum günü için pizza pişirmeye heveslidir fakat olaylar beklendiği şekilde gelişmez. Her ne kadar ailece gittikleri lunaparka babası gecikmeli olarak gelse de Selma’nın keyfi kaçmıştır…

Yüksek öğreniminin üst kademelerinde eğitim almaya devam etmekte olan filmin yönetmeni ilk eseri Kulak misafiri ile de dünyadaki muhtelif festivallerin yarışmalarında yer almış, ödüllere layık görülmüştü. Süresi 14:48 olan 2024 Türkiye yapımı son filmi de muhtelif festivallerde ödüllendirildi.

Muhammet Emin Altunkaynak da Çekiliş (The raffle) adlı filmiyle Dokukids’e renk katanlardan.

Festival tanıtım sayfasında filmin kahramanı çocuktan zeki ve hırslı, aynı zamanda haksızlığa tahammülü olmayan biri olarak bahsediliyor. Mahallenin bakkal dükkânında satılan çekiliş kuponlarına takıntılı olan kahramanımız büyük mükâfatın peşine düşmüştür, fakat çekilişin müşteriler açısından çekici olmasını garantileme peşindeki bakkal süreci manipüle etmektedir.

24. Dokufestin çocuklara yönelik filmlerinden Çomarlar (Mutts/Clebs) adlı olağanüstü film için ise bianet’in ilgili yazılar kısmına bakabilirsiniz.

(MT/HA)

Süreyya Deniz’in Metinlerarası Yayınlarından çıkan “Hâl Bu Ki” öykü kitabını okuyana kadar böyle bir öykü yazarının farkında değildim. Oysa daha önceden birçok mecrada yazıları, öyküleri yayınlanmış biri.

Hâl Bu Ki’deki öyküleri okuduktan sonra bunun bir ilk kitap olduğuna inanamadım; oldukça titizlikle üzerine çalışılmış bir eser. Fazlalıklardan arındırmış öyküleri; eklenecek bir şey kalmadığında mı tamamlanır öykü yoksa atılacak bir şey kalmadığında mı? Her iki kapının da rafine bir esere çıkacağının farkında yazar. Bu bilinçle, bu hassasiyetle oluşturmuş eserlerini.

Hâl Bu Ki’yi okuduktan sonra hâlbuki böyle de olabilirmiş ya da hâlbuki böyle insanlar da varmış düşüncesi oluşuyor. Zira yazarın en güçlü yanı sanıyorum ötekiyi görmesi. Ötekiyi iyi görmesi, ötekiyle kurduğu güçlü........

© Bianet