menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Demirtaş ve Yüksekdağ'ın da yargılandığı Kobani davası istinafta: “Tahliye kararı çıkabilir”

14 1
27.09.2025

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 2021/6 esas, 2024/87 karar nolu Kobani davası dosyası, bugün Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderildi.

Üst mahkemenin Kobani dosyasını teslim almasıyla dava süreci resmen istinafa taşınmış oldu. Dava avukatları, bir kaç gün içinde tutuklu siyasetçilerin tahliyesi için dilekçelerini istinafa sunacak.

Bundan sonraki hukuki süreci ve atılacak adımları dava avukatlarından Nuray Özdoğan'a sorduk. Özdoğan, gerekçeli kararın tüm taraflara tebliğinin ardından dosyanın İstinaf Mahkemesi'ne gönderildiğini ve burada bir dosya numarası verildiğini duyurdu.

“İlk acil işlem tahliye kararı”

Özdoğan, avukatları olarak İstinaf aşamasında tahliye beklentileri belirterek şöyle konuştu:

“Şimdi bu dosya, mevcut olan tüm AİHM kararları, Demirtaş kararı, Yüksekdağ kararı, defalarca alınmış ihlal kararları ve en son Avrupa Konseyi'nin Türkiye çağrısı, Sayın Demirtaş'ın tahliye edilmesine dair ihtarı hepsi birleştirildiğinde zaten hem yerel aşamada hem uluslararası aşamada hukuksuzluğu tamamıyla ortaya çıkmış bir dosya. Siyasi saikle bir yargılama olduğu uluslararası mahkeme kararlarıyla artık kesinleşmiş olan bir dava. Bizler yargılanan siyasetçilerin vekilleri olarak birçok aşamada tahliye taleplerimizi ilettik öncelikle. Sonuçta açık bir şekilde hukuka aykırı bir karar var. Hükmen neredeyse yok hükmünde bir karar var ortada ama ilk acil işlem aslında yargılananların tahliye edilmesidir. Daha sonra da esasa dair yeni bir kararla beraat kararı verilmesidir mahkeme tarafından.”

İstinaf Mahkemesi'nin ön incelemesini tamamlamasının ardından esas aşamasında tahliye kararı verebileceğini söyleyen Özdoğan şöyle devam etti:

“Ön aşamada tabii teknik hususları inceliyor. Bu ön inceleme aşaması aslında kısa süreli bir incelemedir. Çünkü basit usul işlemleri tek tek kontrol edilir. Bu dava çok bilinen defalarca kamuoyunda tartışılmış bir dava. Bırakın mahkeme yargıçlarını aslında kamuoyu tarafından da artık neredeyse her aşaması bilinen bir yargılama oldu. Kamuya açık bir yargılama oldu. Dolayısıyla istihdam mahkemesinin ilk yapması gereken inceleme aşaması hızlıca tamamlamak ve tahliye kararları vermek öncelikle.

Bunu yapabilir. Çünkü bu istinaf aşaması da bir kovuşturma aşamasıdır. Dolayısıyla ceza kanunu ve ceza muhakemesi kanunu der ki kovuşturma aşamasında her zaman bu karar verilebilir. Dolayısıyla İstinaf Mahkemesi bu yerel ilk mahkemenin vereceği bir karardır diyemez. Biz bu tarz beyanlarla bazen karşılaşıyoruz ama bunlar hukuki değil. Yasa açık, koğuşturma süreci içerisinde İstinaf Mahkemesi bir tahliye kararı da verebilir, tedbire ilişkin karar verebilir, esasa ilişkin de tabii ki karar verebilir. Bu tutukluluk halinin ısrarla devamı büyük bir hukuksuzluk, yerel mahkeme aşamasındaki hukuksuzlukları defalarca paylaştık, kanıtlarıyla... Şimdi de İstinaf Mahkemesi hakimlerinden beklentimiz bu hukuksuzluğa devam etmemeleri.”

Özdoğan, son olarak Meclis'e de taşınan yeni çözüm sürecine değinerek, şu çağrıyı yaptı:

Eninde sonunda bir görüşme süreci başlamış durumda. Bir örgüt silah bırakmış durumda. Meselenin tarafları görüşmeye başlamış durumda ve bu yargılama siyaseten de artık sürdürülemeyecek bir yargılamadır. Hukuken zaten sürdürülmemesi gerekir. Ama tabii ki bizim şu an yargıçlardan beklentimiz var, siyasetçilerden değil. Öncelikli olarak o kürsüdeki hukukçuların, yargıçların hukukun gereğini yerine getirmelerini bekleriz. Tabii ki bu........

© Bianet