Orta Asya’da Nevruz: Kardeşliğin, Baharın ve Bütünleşmenin Şöleni
Yaklaşık otuz yıl önce, demir perde henüz kalkmış, kardeş ülkelerle yeniden kucaklaşmanın heyecanı yüreklere düşmüştü. Uçakla yaptığımız o ilk ziyaretin coşkusu hâlâ hafızamda taptaze. Orta Asya’nın uçsuz bucaksız bozkırlarına inerken içimde garip bir his vardı. Sanki bir el bizi yıllardır unutulmuş bir hatıraya, tarihin derinliklerinden yükselen bir bayram coşkusuna doğru çekiyordu.
Nevruz günüydü. Şehre girdiğimizde, her köşeye sinmiş bayram havası hemen kendini hissettiriyordu. Gençler rengarenk geleneksel kıyafetleriyle sokaklarda geziniyor, çocuklar ellerinde uçurtmalarla koşuşturuyor, yaşlılar meydandaki büyük kazanlarda kaynayan sumalakları karıştırıyordu. Meydanın ortasında Nevruz çadırları yükselen Nevruz ateşi, göğe uzanan bir sevinç çığlığı gibiydi.
Misafir olarak izlediğimiz Nevruz etkinlikleri, aslında sadece bir gösteri değil, bir kültürün, bir tarihin ve bir milletin aynasıydı. At üstünde cirit oynayan gençler,........
© Başkent'te Karar
