menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ABD’de korku bacayı sarmış demek ki bizim için iyi haber

25 24
06.04.2025

ABD Başkanı Trump’ın yeni gümrük tarifelerini açıklaması beklenen bir adımdı. Dünyada taşlar yerinden oynadı. Ona uygun artçı sarsıntıların yaşanması kaçınılmaz.

ABD de çokkutuplu dünyadan payına düşeni alacak.

Foreign Affairs’te Brookings Enstitüsü'nün kıdemli üyelerinden Prof. Dr. Eswar Prasad’ın “Tarife Çağı” “Trump, Küresel Ekonomi İçin Çalkantılı Yeni Bir Dönem Başlatıyor” başlıklı bir yazısı çıktı.

Artık ABD’nin kurallarını koyduğu bir sistem üzerine kurulu uluslararası ticaret dönemi sona erdi, diyor.

Farklı sözcüklerle de olsa gerçeğin ifadesi.

Trump bu sert kararı açıklarken “ABD’nin haksız ticaret uygulamalarının kurbanı olduğunu” ileri sürdü.

Yazar da bunu onaylarken Çin örneğini veriyor:

“Örneğin Çin, kendi pazarlarına erişimini kısıtlarken, ihracatları için diğer ülkelerin pazarlarına erişim sağlamak amacıyla Dünya Ticaret Örgütü kurallarından yararlandı. Pekin ayrıca, yabancı firmaları teknolojiyi devretmeye zorlamak da dahil olmak üzere, Çinli şirketlerin küresel rekabet gücünü artırmak için kapsamlı sübvansiyonlar ve diğer önlemler kullandı.”

Dünyanın Asya tarafından baktığımızda elbette ne var bunda diyeceksiniz.

Çin yapılması gerekeni yaptı ve başardı.

Keşke, hep bizim de söylediğimiz gibi, Türkiye de Çin’e nazar etmeyip aynı siyasî ve ekonomik bağımsız tavrı vaktiyle alabilseydi.

Prasad, hemen arkasından eleştirisini getiriyor:

“Ancak bazı ABD ticaret ortaklarının yararlandığı kuralları düzeltmek yerine Trump tüm sistemi havaya uçurmayı seçti. Neredeyse her büyük ABD ticaret ortağıyla ticaret yapmak için baltayı aldı ve ne müttefikleri ne de rakipleri esirgedi. Çin şimdi yüksek tarifelerle karşı karşıya, evet; ancak Japonya, Güney Kore ve Tayvan da öyle.”

Bu önemli bir nokta.

Asya’daki bu üç ülke ABD’nin Çin’e karşı birlikte olduğu ülkeler.

Cepheleşme değişecektir.

Düşenin dostu olmaz.

Prasad da “uzun süredir devam eden, karşılıklı olarak faydalı ekonomik ilişkiler ve jeopolitik ittifaklar”ın pek işe yaramadığını söylüyor.

Nitekim Japonya ve Güney Kore ilk tepkiyi verdi.

ABD’nin içinde ve dışında birçok kişi Trump’ın bu kararlarının geçici olduğunu umuyor.

Bazı oranlar düşürülebilir ama artık eski günlerin geri gelmeyeceği, korumacılık ve gerginliklerle tanımlanan yeni bir ekonomik sistemin şekilleneceği de bir gerçek olarak kabul ediliyor. Peki sonuç Trump’ın söz verdiği gibi “daha fazla iş” olacak mı… Kimse güvenmiyor. Önlerindeki yılların çok sarsıntılı geçeceği bekleniyor.

Yazı, şu iki cümleyle bitiyor:

“Amerika Birleşik Devletleri serbest ticaretin kalesi olma rolünü bıraktı ve bunun yerine tüketicilere ve dünya çapındaki işletmelere zarar verecek bir korumacılığın yeniden canlanmasının yolunu açıyor.

“Bu tarifeler eğer yürürlükte kalırsa Trump'ın mirası, becerikli bir iş adamı olarak değil, ekonomik ilerlemeye karşı yıkıcı ve huysuz bir engel olarak tanımlanacaktır.”

Bu bir ABD tanımı.

Korku bacayı sarmış.

Demek ki bizim için iyi haber.

Türkiye ve Yükselen Asya ülkeleri bunu fırsata çevirmelidir.

Bu ABD için de iyi olacaktır.

- ABD’yle güçlü ticaret ilişkileri olanlar, örneğin, Çin, Japonya ve Güney Kore, karşılıklı ticaret bağlantılarını yoğunlaştırarak kendilerini ABD tarifelerinin etkilerinden toplu olarak korumaya çalışabilir.

- Ancak bu ülkelerin her biri ekonomilerini güçlendirmek için büyük ölçüde ihracata güveniyor ve iç........

© Aydınlık