menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Özgürlük ile sorumluluk arasında: Açık kaynak yazılım lisanslarının geleceği

11 0
29.08.2025

Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Bilişim Hukuku Öğretim Üyesi M. Furkan Akıncı, açık kaynak kodlu yazılımların sunduğu fırsatları ve bu yazılımların doğru lisans yönetimiyle kullanılmasının neden hayati önem taşıdığını AA Analiz için kaleme aldı.

​​​​​​​***

Açık kaynak kodlu yazılımlar yani modern dijital ekonominin görünmez kahramanları, internetteki web sitelerinin yüzde 96'sını çalıştıran Linux'tan, dünyanın en büyük şirketlerinin kullandığı Kubernetes'e kadar her yerde karşımıza çıkıyor. Türkiye'de de durum farklı değil; bankalardan e-ticaret platformlarına, kamu kurumlarından startup'lara kadar herkes bu yazılımları kullanıyor. Ancak "açık kaynak" terimi, birçok kurum için hala "bedava ve sınırsız kullanım" anlamına geliyor. Bu ileride karşılaşacakları potansiyel hukuki süreçlerden de anlayacakları üzere oldukça büyük bir yanılgıdan ibaret.

Bu duruma örnek vermek gerekirse, yakın zamanda Fransız telekomünikasyon şirketi Orange, Fransa’da 2024'te verilen nihai kararla Genel Kamu Lisansı (GPL) ihlali nedeniyle fikri mülkiyet hakkı ihlalinden sorumlu tutuldu. Entr'Ouvert firmasının geliştirdiği Lasso yazılımını lisans şartlarına uymadan kullanan Orange, 850 bin avrodan fazla tazminat ödemeye mahkum edildi. Ancak bu dava, açık kaynak dünyasındaki hukuki mücadelelerin sadece görünen yüzü.

Almanya'da Harald Welte'nin açtığı ve kazandığı onlarca dava, ABD'de Federal Temyiz Mahkemesi'nin "Jacobsen v. Katzer" kararıyla açık kaynak lisanslarını telif hakkı kapsamında değerlendirmesi ve İspanya’dan Hollanda'ya uzanan mahkeme kararları, açık kaynak yazılımların hukuki niteliğinin küresel ölçekte ciddiye alındığını gösteriyor. Türkiye'de ise 28 Temmuz 2023 tarihli Cumhurbaşkanlığı Genelgesi kamuda açık kaynak yazılım kullanımını kurumsallaştırıyor ancak özel sektörde bu yazılımların hukuki statüsü konusunda ciddi bir farkındalık eksikliği gözlemleniyor.

Açık kaynak felsefesinin temelinde yatan paradoks, İngilizce "free" kelimesinin çift anlamlılığından kaynaklanıyor. "Free" kelimesi hem özgür hem bedava anlamına gelse de, açık kaynak yazılımlar söz konusu olduğunda kastedilen sadece özgürlüktür, bedelsizlik değildir. Bu özgürlük, yazılımı kullanma, inceleme, değiştirme ve dağıtma haklarını kapsıyor. Ancak her özgürlük gibi bu da beraberinde sorumluluklar getiriyor. Telif feragati (copyleft) kavramı, geleneksel telif hakkı yaklaşımını tersine çevirerek, yazılımın kopyalanmasına ve değiştirilmesine izin veriyor, hatta teşvik ediyor. Ne var ki bu izin, türev eserlerin de aynı özgürlükleri sağlaması koşuluna bağlıyor.

GPL bu felsefenin en katı uygulayıcısı olarak öne çıkıyor. Bulaşıcı (viral) lisans olarak da bilinen GPL, kendisine dokunan her kodu etkisi altına alıyor. Bir şirket GPL lisanslı bir kütüphaneyi ticari yazılımına entegre ettiğinde, yazılımının tamamı GPL lisansına tabi hale geliyor. MIT ve Apache gibi izin verici........

© Anadolu Ajansı Analiz