menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bilal Erdoğan mı, Mansur Yavaş mı?

10 0
03.11.2025

ABD'nin Ankara büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, New York'ta katıldığı bir etkinlikte Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili dikkat çeken yorumlar yapmıştı...(Eylül 2025)

ABD'nin Ankara büyükelçisi şöyle dedi...

"[Erdoğan] 71 yaşına geldi. [Türkiye] bir demokrasi ama otoriter gibi. Başkan Trump dahice bir şekilde 'çözüm olarak ona meşruiyet vermeliyim' dedi. Şu an bu oluyor. Bence bunun sonucunda büyük değişiklikler göreceksiniz."

OYSA ABD BAŞKANI TRUMP 14 HAZİRAN 1946'LI...CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 26 ŞUBAT 1954 DOĞUMLU...

İnci Sözcük kurucusu ise şöyle dedi:

dr. serkan j. inci

@srkninci

"Muhalefet, Bilal Erdoğan siyasete girsin dediğim için çok sinirli.

Günlerdir yemediğim hakaret kalmadı.

Bilal Bey ile alay ediyorlar ama dertleri ne anlamıyorum.

Madem Bilal Erdoğan başarısız aday, bırakın girsin siyasete siz de seçimlerde yenin.

Neden itiraz ediyorsunuz?

Gerçekçi değil duygusal bakıyorsunuz.

Bilal Erdoğan devletin içinde büyüyüp yetişmiş biri.

CB Erdoğan’ın yanında her şeyi gördü, yaşadı.

Bakanlar, siyasetçiler onun tecrübe ettiklerinin yanında çırak kalır.

Bu adamdan faydalanmanın yolu olmalı.

Erdoğan yaşlandı çünkü."

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN VELİAHTI BİLAL ERDOĞAN MI?

Önce AK PARTİ'nin bundan sonraki lideri olmak istediği iddia edilen isimleri gelişigüzel bir sıralayalım:

Hakan Fidan, Berat Albayrak, Selçuk Bayraktar, Süleyman Soylu, Bilal Erdoğan, Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan...

Bir dönem Recep Tayyip Erdoğan'ın nutuklarını yazan ve karşılığında kendisine birkaç paket sigara hediye edilen gazeteci Ali Murat Güven uzun yıllar Yeni Şafak'ta çalışmıştı...Kendisine sordum "Erdoğan yerine kimin geçmesini ister?" Güven "Bilal Erdoğan'ı ister" dedi...

AKP'li Taha Hüseyin Karagöz:

"Bilal Erdoğan, 5-6 dil biliyor; Türkçe, İngilizce, İtalyanca, Arapça, Rusça, Çince. Aynı zamanda çok iyi Kuran okuyor. Yüksek lisans mezunu. Dünya Bankası'nda kariyeri var."

ADNAN MENDERES ANEKDOTLARIM

Sayın Başvekilimiz Adnan Menderes "Ben odunu aday göstersem milletvekili seçtiririm" dedi mi, demedi mi?

Dedi diyenler de vardır, asla demedi diyenler de vardır!

Nerede, ne zaman, kimlerin huzurunda söyledi? Bilinmiyor! Menderes'in azılı muhalifleri de bu efsaneyi uydurmuş olabilir!

Harika bir SÜLEYMAN DEMİREL kitabı (İletişim Yayınevi) yazan TANIL BORA bu konuda diyor ki,

"Odunu koysam seçilir" sözünün Adnan Menderes'in söylediği rivayet edilir. Kaydı kuydu yok. Alper S. Aslandaş’la Baskın Bıçakçı’nın Popüler Siyasî Deyimler Sözlüğü’ne de (İletişim, 2021 – 6. baskı) girmemiş. Söylemiş olabilir mi? Özgüven sarhoşluğuna kapıldığı, milletin ona âşık olduğuna inandığı sıralarda, belki olabilir. Fakat Menderes'in Meclis grubu ve parti teşkilatı üzerinde hiçbir zaman mutlak hakimiyet kuramadığını, gönlünün istediği gibi odundan mebus seçtirtecek vaziyette olmadığını biliyoruz. Yakınlarda Haydar Temür'ün Tarih Vakfı Yurt Yayınları'nda çıkan Demokrat Parti'de Parti İçi Muhalefet kitabı, bu durumu ayrıntısıyla gösteriyor. Özellikle 12 Eylül 1980'e kadar, çok partili sistemde hiçbir siyasal parti liderinin, adaylık pozisyonlarına kolayca odun yahut sandalye koyacak, ceket asacak gücünün olmadığını unutmamak gerekir. Milletvekillerinin, örgütlerin küçümsenmeyecek bir etkisi vardı; 1982 Anayasası ve siyasal partiler yasasının kurduğu sistemde bile bu etki yer yer kendini duyurmuştur."

Menderes ve Kadınlar

1950’li yıllar boyunca Başbakanımız olan Adnan Menderes çapkındı, güzel kadınlara zaafı vardı… Ayşe Kulin “Hayat Dürbünümde Kırk Sene” adlı anılarının ilk cildinde Adnan Menderes’in bir sopranoyla, bir sosyete güzeliyle, bir yazarla yaşadığı aşk ilişkilerinin kulaktan kulağa dolaştığını yazıyor ve o günleri anlatmaya şöyle devam ediyordu: “Yazar sevgili, önemli bir görevde bulunan eşiyle Nişantaşı’nda oturduğu için Başbakan, İstanbul’u ziyaretlerinde bu semti şereflendirmeden gitmiyordu, semt sakinleri de geç saatlere kadar pencere önlerinde nöbete duruyorlardı. Öyle günlerde bizim apartmanın tüm katlarında dedikodu kazanı fokur fokur kaynıyordu.”

Cumhuriyet Gazetesi’nin Eski Sorumlu Yazıişleri Müdürü Erol Dallı, Emin Karaca’nın “Cumhuriyet (Gazetesi) Olayı” adlı kitabının (Altın Kitaplar Yayınevi) 239. sayfasında Adnan Menderes’i şöyle anlatmıştı: “Teşvikiye Camii karşısındaki Belveder Palas Apartmanı’nın........

© Akdeniz Gerçek