Ne Zaman İnsan Uslanacak?
Kaç çocuğun gözyaşı daha akmalı ki insanlık uyansın?
Kaç şehir enkaza dönmeli, kaç masum nefes toprağa karışmalı?
Gündelik hayatımızda, sabah kahvemizi yudumlarken telefonumuza düşen "savaş haberlerini" kaydırıp geçiyoruz.
Bir çocuğun cesedinin kumlar üzerine serilişini, bir annenin enkaz altındaki çığlığını, insanlık dışı koşullarda açlıktan kıvranan bedenleri "uzak bir trajedi" olarak kodluyoruz.
Oysa Rusya'nın Ukrayna'da açtığı yaralar, İsrail'in Gazze'de sivil hedeflere yağdırdığı bombalar, Yemen'deki kıtlık, iklim krizinin yok ettiği köyler...
Hepsi, insanlığın kolektif vicdanına atılmış birer tokattır.
Peki bu tokadın sesi neden duyulmuyor?
Ne zaman insan uslanacak?
Ve daha derin bir soru: Acaba insan gerçekten uslanmayı istiyor mu?
Gün içinde kaç defa haberleri kayıtsızca geçtik?
Kaç defa, bir annenin feryadını sıradan bir ses gibi duyduk?
Markette israf ettiğimiz yiyecekleri, açlık çeken milyonlar için düşünmedik bile. Telefonlarımızda........
© Akasyam
