menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

 “Toprağımızı Vermiyoruz Mitingi” ve Demokrasi Cephesi

18 1
01.10.2025

Prof. Dr. Mustafa Durmuş – Muğla’da gerçekleştirilen “Toprağımızı vermiyoruz” mitingine coşkulu, kitlesel bir katılım sağlandı. Mitinge CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı, DEM Parti, TİP, EMEP, SOL Parti gibi siyasi partiler ve KESK gibi demokratik kitle örgütleri ve çevre örgütleri de destek verdiler.

Mitinge katılanlar, 7554 sayılı Torba Yasa’ya ile maden çıkartılabilmesi için binlerce zeytin ağacının kesilmesine karşı çıkarken, aslında hava, su ve toprak gibi müştereklerimize de sahip çıktıklarını ortaya koydular.

Sadece çevreci değil, aynı zamanda demokratik

Aslında eylem sadece doğaya sahip çıkmakla sınırlı değil, aynı zamanda demokrasiyi savunmakla da ilgiliydi. Çevreci bir eylem gibi görünse de bu eylem, rejimin seçimli bir otokrasiden açık bir diktatörlüğe doğru ilerlediği bir konjonktürde bunu durdurabilecek bir “demokrasi cephesinin” ya da eski jargonla “faşizme karşı birleşik cephenin” oluşturulması anlamında son derece önemli bir eylem olarak görülmelidir. Çünkü bu eylemde gençler, kadınlar, köylüler ve işçiler hep birlikte yer aldılar.

Rejimin adını doğru koymak gerekiyor!

Bugün artık Türkiye’deki rejimi “neo-liberal otoriterlik” olarak tanımlamak, özellikle de muhalefete karşı 19 Mart’tan bu yana devam eden operasyonlardan sonra, yeterli değil. Bu nedenle de rejimi “seçimli-seçimsiz otokrasi” ve/veya “yeni faşizm/geç faşizm” gibi bir açık diktatörlük olarak adlandırmak daha doğru olabilir.

Eğer karşı karşıya olduğumuz şey bir sıradan otoriterlik değil de açık bir diktatörlükse başta işçi sınıfının ekonomik-demokratik ve politik örgütleri olmak üzere, rejimle çelişkisi olan her sınıf, her kesim ve her bireyin bu olgu ile........

© Açık Gazete