İzmirli CESUR bir kadının bıraktığı izler: Sivil toplumcu, Ahenk'in sahibi, Gazeteci Şair Cevriye İsmail
Adı Cevriye İsmail (1893-1967). İzmir’in en eski gazeteci ve avukatlarından Yanyalı İsmail Lütfi Efendi’nin kızı, Ahenk Gazetesi Sahibi Ali Nazmi Bey’in kızkardeşi. Babası ve ağabeyinin İzmir basınındaki konumlarının olumlu etkisi, Cevriye İsmail’in öne çıkmasını, şehirde sivil toplum faaliyetlerinde etkin olmasını teşvik etti. Ayrıca 2. Meşrutiyet devrinde yetişmiş İzmir’in ilk kadın yazarlarından biri oldu. Gazete sahipliğini üstlendi. Yazılarıyla kadın haklarının savunulmasında öncü, iyi bir gazeteci portresi çizdi. Edebiyat dünyasında İzmir basınında yayımladığı hikayeleri ve mensur şiirleriyle iz bırakmayı başardı.
Cevriye İsmail, siyasetçi bir rol de üstlendi; 1938 ve 1942 seçimlerinde CHP’den belediye meclis üyeliğine aday gösterildi. Cevriye Hanım, CHP’nin her iki seçimi önde bitirmesi sonucu belediye meclis üyesi olarak seçildi. Siyasete devam etmek istedi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk çok partili genel seçimi olan ve 21 Temmuz 1946’da gerçekleştirilen milletvekili genel seçimlerinde milletvekili adayı oldu, ama seçilemedi. Daha sonraki süreçte siyasetten tamamen koptu. Gazeteciliğe, yazılarına devam etti. Edebiyatla ilgisini sürdürdü. Yardımcı Hemşireler Cemiyeti, Türk Mallarını Koruma Cemiyeti, Veremle Mücadele Cemiyeti ve İzmir Yardım Sevenler Cemiyeti sivil toplum kuruluşlarında aktif rol aldı.
Dr. Dilek Yardım’ın “İzmir’de İz Bırakmış Öncü Kadın Yazarlar” adlı Ege Üniversitesi yayınlarından çıkmış değerli kitaptaki harika makalesi, Cevriye İsmail’i bütün yönleriyle işlemektedir. Bu yazıyı kaleme alırken, bu makale temel bilgi alanım oldu. İzmir’in kent hafızası Dilek Yardım’ın bu incelemesine sanıyorum şükran borçludur. Ben kendi adıma, İzmir’in değerli geçmişine duyarlılık taşıyan bir kentli olarak yürekten teşekkür ediyorum.
Bu makale bugüne kadar Cevriye İsmail hakkında yazılmış en detaylı incelemedir. Güzel İzmir, Dilek Yardım sayesinde, bu çok değerli kadını, Cevriye İsmail’i asla unutmayacaktır.
CEVRİYE İSMAİL UYUM: KALEMİNİN IŞIĞINDA UNUTULAN İZMİR KADINI
“Kadın yalnızca bir evin değil, bir dönemin de omurgası olabilir. Yeter ki kalemi susmasın.”
İzmir’in taş sokaklarında, matbaa mürekkebinin keskin kokusu arasında filizlenen bir hayat…
Cevriye İsmail Uyum, yalnızca kalemiyle değil, adımlarıyla, cesaretiyle ve susmayan vicdanıyla bir çağın tanığı değil; bizzat o çağın kurucularındandı. Onun hikâyesi, kadınların kamusal hayata girmeye başladığı Cumhuriyet Türkiye’sinde, sivil toplumdan siyasete, gazetecilikten edebiyata kadar birçok alanda iz bırakmış çok yönlü bir kadının sessiz çığlığıdır. Cevriye İsmail, İzmir’in köklü gazetecilerinden Yanyalı İsmail Lütfi Efendi’nin kızıydı. Bu köklü aileden gelen eğitim ve entelektüel birikim, onun kamusal alana özgüvenle çıkmasını sağladı. Eşi İsmail Uyum’un 1924’teki vefatının ardından Ahenk Gazetesi’ni fiilen devraldı. Bu cesaret, dönemin koşullarında yalnızca gazetecilik değil, bir tür sivil itaatsizlik, bir kadın direnişiydi. Akademisyen Dr. Dilek Yardım’ın ifadesiyle:
“Cevriye İsmail, kadınların kamusal alandaki varlığını yalnızca savunmamış, bizzat kendi varlığıyla bu alanı dönüştürmüştür.”
Gazeteciliği, teknik bir faaliyet olmaktan çıkarıp vicdani bir misyona dönüştürür.
Kadınların emeği, çocukların eğitimi, yoksulluğun görünmezliğine karşı yürütülen mücadelesi onun köşe yazılarında hayat bulur.
EDEBİYATIN SESSİZ GÜCÜ HİKAYELER VE ŞİİRLER
Dilek Yardım’ın araştırmasına göre Cevriye İsmail’in maalesef basılı bir eseri yoktur. Dr. Yardım bu durumu ve yazarın yayımlanan ilk eserinin hangisi olduğunu makalesinde aktarır:
“Aydın’ın ileri gelen kişilerinden........
© 9 Eylül Gazetesi
